Mevsimler, yaşadığımız coğrafya, sosyo-ekonomik durum, psikoloji ve yaşa göre beslenme ihtiyaçları değişiyor.
Diyetisyen Beyza Öztürk, ruh halimize göre besin tercih ettiğimizi söylüyor. Beyza Öztürk, “Besin tercihleri, ruh halinin ve duyguların düzenlenmesinde büyük rol oynuyor ve bu da yiyecek seçimini etkiliyor” diye konuştu.
Öztürk, “Yapılan çalışmalar, yüksek yağlı ve karbonhidrat ağırlıklı beslenen kişilerin depresif ruh haline sahip olduğunu gösteriyor. Birey, mutlu ya da stresli anlarında yağ ya da karbonhidrat içeren gıdalara daha çok yöneliyor. Bu davranış şekline sahip bireylerin, sahip olmayanlara göre hızlı ve düşünmeden karar verme, reklamlardan daha çok etkilenme ve çabuk sinirlenme oranları daha yüksek bulundu” dedi.
Beyza Öztürk, beslenme ve ruh sağlığı arasındaki ilişkiyi araştıran başka bir çalışmada ise şunların yer aldığını belirtti:
“Balık, kepekli tahıllar, taze meyve ve sebzeler açısından zengin bir diyetin tüketiminin artması; mutluluğun artması, depresyon olasılığının azalması ve daha yüksek zihinsel sağlık ve refah seviyeleri ile ilişkilendirildi.”
Zam – Beslenme İlişkisi Bizi Nasıl Etkiliyor?
Günümüzdeki ekonominin beslenmemizi büyük oranda etkilediğini söyleyen Öztürk, “Dünya üzerindeki her yerde fakirlikten en çok etkilenenler 18 yaş altı çocuklardır. Çünkü büyüme ve gelişme için beslenmeye en ihtiyaç duyulan zaman çocukluk çağıdır” dedi.
Diyetisyen Beyza Öztürk, “Günümüzde de Dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik krizden ve fahiş fiyatlardan çoğu sektör etkileniyor. Bu sektörler arasında da başta gıda geliyor. Gıda en temel ihtiyaçtır. Et ve baklagil grubu, süt grubu, ekmek ve tahıl grubu, sebze ve meyve grubu, bir çocuğun çeşitlilik yönünden yeterli ve dengeli beslenmesi için çok önemlidir” değerlendirmesinde bulundu.
“Çocuk Sağlığı için Dezavantaj”
Fiyatların beslenmeye olumsuz yönde yansıdığını anlatan Beyza Öztürk, “Fahiş fiyatlardan dolayı tüketilmesi gereken besinlere ulaşma olasılığı ve alım gücü düştü. Çocukluk çağı için proteinden zengin, büyüme ve gelişmeye çok katkısı olan et, tavuk, balık, hindi gibi besinlere ulaşılmaması çocuk sağlığı için dezavantaj haline geldi” diye konuştu.
“Hazır Yemekler Tercih Ediliyor”
Ailelerin artık hazır veya işlenmiş paket ürünlerine yöneldiğini söyleyen Öztürk, “Aileler, farklı alternatif olabilecek hazır, işlenmiş paket ürünlere yönelmeye başladı. Uygun fiyatlı olduğu için ailelerin evde daha çok karbonhidrat içerikli yemekler yapması hem kendilerini hem de çocuklarını obezite gibi farklı bir sağlık sorununa itiyor” dedi.
