ABD yönetimi, İran ile yürütülen nükleer müzakereler konusunda, İran'ın söylemlerinden ziyade somut adımlarını dikkate alacaklarını duyurdu. Beyaz Saray, bu süreçte İran'ın davranışlarına odaklanacağını belirtti.
Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, günlük basın toplantısında İran ile devam eden nükleer pazarlıklar hakkında açıklamalarda bulundu. Sözcü, ABD'nin İran'a karşı izleyeceği politikaların bundan sonra nasıl şekilleneceği konusunda ipuçları verdi.
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın ABD ile nükleer müzakerelere tekrar başlamaya "istekli olduğunu" belirten açıklamaları sorulduğunda, Jean-Pierre, ABD'nin bu konuda uzun zamandır değişmeyen bir tutuma sahip olduğunu vurguladı.
Jean-Pierre, "İran'ın nükleer programı konusunda en etkili ve kalıcı çözümün diplomasi olduğunu düşünüyoruz. Bu, son 3,5 yıldır istikrarlı bir şekilde savunduğumuz bir yaklaşım" şeklinde konuştu.
ABD'nin İran'ın nükleer faaliyetlerine karşı duruşunun her zaman "açık" olduğunu ifade eden Jean-Pierre, şunları söyledi:
"Diplomatik diyaloglar, uluslararası ilişkilerimizin kritik bir parçası. Ancak şu an itibarıyla bu müzakerelere dönüşten oldukça uzağız ve bu nedenle İran'ı sözlerine değil, atacağı somut adımlara göre değerlendireceğiz."
Jean-Pierre ayrıca, İran'ın nükleer müzakerelerde ciddiyetini göstermek için öncelikle nükleer faaliyetlerini durdurması ve bölgesel gerilimleri kendi iç politikaları için bir koz olarak kullanmayı bırakması gerektiğini belirtti.
İran'ın Nükleer Müzakerelere Dönme Çabaları
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, hem seçim sürecinde hem de göreve geldikten sonra ülkenin ekonomik sorunlarını çözmek için nükleer anlaşmanın ve Batı ile diyalog kurmanın önemini sürekli olarak vurgulamıştı.
İran'ın dini lideri Ali Hamaney, yeni kabineyi kabul ettiği bir toplantıda "Aynı düşmanla bir noktada iş birliği yapmanın çelişki olmadığını ve bunun önünde bir engel bulunmadığını" ifade etmişti.
Öte yandan, İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, 23 Ağustos'ta devlet televizyonunda yaptığı açıklamada, Ukrayna'daki savaş ve Gazze'deki durum gibi değişen küresel dinamikler nedeniyle nükleer müzakerelerin yeniden başlatılmasının geçmişe kıyasla daha zor olacağını belirtmişti.
Daha önce nükleer anlaşmanın başmüzakerecisi olarak görev yapan Erakçi, mevcut anlaşmanın yeniden canlandırılmasının mümkün olmadığını, yeni müzakere süreçlerinin gerekli olduğunu ifade etmişti.
Son dönemde İran ile ABD arasında, Umman ve Katar aracılığıyla dolaylı görüşmeler gerçekleştirilmiş olsa da taraflar arasındaki güven eksikliği ve Orta Doğu'da artan gerginlikler bu süreci zora sokan faktörler arasında yer alıyor.
