Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve Cem Garipoğlu'nun mezarının açıldığı soruşturma noktalanarak, kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar alındı.
Söz konusu kararda, Cem Garipoğlu'nun 3 Mart 2009'da müşteki Süreyya Karabulut'un kızı Münevver Karabulut'u öldürmesi sebebiyle Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin dosyasında mahkum olduğu hapis cezasının infazı çerçevesinde Marmara 5 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda hükümlü olarak bulunduğu hatırlatıldı.
Şüpheli Garipoğlu'nun cezaevinde 10 Ekim 2014 tarihinde intihar ettiği anımsatılan kararda, müşteki avukatının 17 Ağustos 2023'te şikayet dilekçesi sunduğu bildirildi.
Kararda, sunulan dilekçede, "Şüphelinin ölüp ölmediğinin veya firar edip etmediğinin bilinmediği, şüphelinin hayatta olduğu ve ailesi tarafından kaçırıldığı hususunda şüphelerin mevcut olduğu, kamuoyunda yıllardır bu doğrultuda söylentilerin bulunduğu'' yönündeki beyanların yer aldığı ve soruşturma başlatılmasının istendiği hatırlatıldı.
Bunun üzerine 26 Eylül'de yürütülen soruşturma doğrultusunda fethi kabir işlemi yapılmasına karar verildiği belirtilen kararda, mezarın bulunduğu yer bakımından yetkili olan Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığına talimat yazısı yollandığı, mezardan çıkan bulguların İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevkinin gerçekleştirildiği kaydedildi.
Kararda, Cem Garipoğlu'nun annesi Tülay ve babası Mehmet Nida Garipoğlu'ndan güncel olarak kan ve ağız içi sürüntü örnekleri alındığı, Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesince mezardan elde edilen bulgular ile ailenin örneklerinin karşılaştırıldığı aktarıldı.
İşlem neticesinde hazırlanan rapora yer verilen kararda, kemik ve diş örnekleri gönderilen kişinin Tülay ve Mehmet Nida Garipoğlu çiftinin müşterek çocuğu olabileceğinin tespit edildiği belirtildi.
Kararda, mezara defnedilen kişinin Cem Garipoğlu olduğunun Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesinin raporuyla kesinleştiğinin altı çizilerek, kovuşturmaya yer olmadığı bildirildi.
Diğer taraftan Karabulut ailesinin avukatlığını yapan Rezan Epözdemir'in ailenin isteği ile takipsizlik kararına itirazda bulunduğu öğrenildi.