Binalarda enerji tasarrufunu artırmak ve ısı kayıplarını en aza indirmek amacıyla Türk Standardları Enstitüsü (TSE) tarafından revize edilen "TS 825-Binalarda Isı Yalıtım Kuralları Standardı", yarından itibaren zorunlu hale gelecek.
Yapılan değişiklikler, sektördeki gelişmeler ve teknolojik yenilikler göz önünde bulundurularak hayata geçirildi. Kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve alanında uzman isimlerin değerlendirmeleri sonucu TS 825 standardının kapsamı genişletildi.
Enerji Tasarrufu Artacak, Çevresel Etki Azalacak
Yeni düzenlemeyle, binalarda enerji kaynaklarının daha verimli kullanılması, ısıtma-soğutma maliyetlerinin düşürülmesi ve çevresel sürdürülebilirliğin desteklenmesi hedefleniyor.
Daha önce dört bölge olarak belirlenen yalıtım sınıflandırması, ülkenin iklim koşulları dikkate alınarak altı bölgeye çıkarıldı. 1 Nisan itibarıyla yürürlüğe girecek bu düzenlemeyle, binalardaki yalıtım hesaplamaları bölgesel hava şartlarına göre yeniden şekillendirildi.
Yeni standart kapsamında, binaların termal performansına, zemin ısı transferine, enerji ihtiyacına ve bina malzemelerinin yüzey sıcaklıklarına yönelik detaylı kurallar belirlendi.
Alınan önlemlerle, ısı yalıtımı iyileştirilerek enerji faturalarının yüzde 25 oranında düşmesi bekleniyor. Ayrıca, her yıl inşa edilecek yeni binalarla toplamda 2,5 teravat saatlik enerji tasarrufu sağlanacağı ve Atatürk Barajı'nın üç aylık enerji üretimine denk bir kazanım elde edileceği öngörülüyor.
Karbon Salımı Azalacak, Ekonomiye Katkı Sağlanacak
Binalarda uygulanacak yeni yalıtım standartları sayesinde, yıllık karbon salımında 600 milyon tonluk bir düşüş bekleniyor. Bu adım, çevresel sürdürülebilirliği desteklerken ülke ekonomisine de katkı sunacak.
TS 825 standardının revizyonu, binaların ısıtma ve soğutma enerji ihtiyacını daha doğru hesaplamayı, enerji kayıplarını minimum seviyeye indirmeyi ve kaynak kullanımını optimize etmeyi amaçlıyor.
Enerji verimliliğini artıran bu yenilikle, bireysel kullanıcıların maliyetleri düşerken, ülke genelinde de enerji tüketiminin azalması sağlanacak.
Yeni düzenlemelerle birlikte yalıtım seviyesinin artırılması, yalnızca bireysel tüketicilere ekonomik fayda sağlamayacak, aynı zamanda dışa bağımlılığı da azaltarak ülke ekonomisini güçlendirecek. Vatandaşlar daha düşük enerji faturalarıyla ekonomik olarak rahatlayacak, çevresel anlamda ise karbon emisyonunun düşmesiyle sürdürülebilir bir gelecek için önemli bir adım atılmış olacak.
