Ankara'da eski sevgililer arasında yaşanan hediye krizi mahkemeye taşındı. 3 aylık ilişki sonrasında hediyelerin geri istenmesi ve iddialar nedeniyle taraflar karşılıklı davalar açarak hukuki süreç başlattı.
Hediye İadesi için İcra Takibi Başlatıldı
Ankara'da yaşayan G.T. (28), 3 ay birlikte olduğu eski sevgilisi M.S.'nin (36) kendisine aldığı hediyelerin toplam bedeli olan 140 bin lirayı icra yoluyla almasının ardından, bu işlemin haksız olduğu gerekçesiyle mahkemeye başvurdu. G.T., M.S.'nin ısrarlı bir şekilde kendisini takip edip tehdit ettiğini belirterek mahkemeden uzaklaştırma kararı da aldırdı.
İnternetten Tanıştılar, 3 Ay Aşk Yaşadılar
Ankara'da e-ticaret işiyle uğraşan G.T. ile Kayseri'de yaşayan M.S., geçen yıl aralık ayında internet üzerinden tanışarak bir ilişkiye başladı. M.S., bu süre zarfında G.T.'ye çeşitli hediyeler gönderdi. G.T.’nin evine yemek ve içecekler göndermenin yanı sıra cep telefonu, saat, epilasyon cihazı, gözlük gibi pahalı hediyeler de aldı ve banka hesabına para gönderdi. Ancak, G.T. 3 ay sonra M.S.'den ayrıldı.
İcra Takibi ve Ödeme Emri
Ayrılık sonrası barışma teklifini kabul etmeyen G.T.'ye karşı M.S., Kayseri İcra Dairesi aracılığıyla hediyelerin toplam bedeli olan 130 bin liranın iadesi için ödeme emri gönderdi. G.T., taşınmış olduğu için bu ödeme emrinden haberdar olamadı ve itiraz edemedi. Sonuç olarak, G.T.'nin banka hesabından avukatlık ücreti dahil 140 bin lira M.S.'ye ödendi.
Mahkemeye Başvuru ve Dava Süreci
G.T., avukatı aracılığıyla Kayseri Nöbetçi Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak haksız icra takibi yapıldığını belirtti ve ödediği paranın iadesini talep etti. Avukatın başvurusunda, M.S.'nin G.T.'ye hediye gönderirken bunun bir borç olduğunu belirtmediği, G.T.'nin bu hediyeleri hiçbir talep olmadan kabul ettiği vurgulandı. Ayrıca, Yargıtay kararlarına göre sevgililer arasında verilen hediyelerin bağış statüsünde olduğu da belirtildi.
Uzaklaştırma Kararı Alındı
Bu süreçte G.T., M.S.'nin kendisini sürekli takip ettiğini ve rahatsız ettiğini ileri sürerek Ankara’da aile mahkemesine başvurdu ve M.S. hakkında 3 ay uzaklaştırma kararı aldırdı. M.S.’nin Kayseri'den Ankara’ya taşındığını ve aynı sitede ev tuttuğunu belirten G.T., tehdit mesajları aldığını ve takip edildiğini iddia etti.
M.S.'nin İddiaları: "Evlenme Vaadiyle Dolandırıldım"
Diğer taraftan, M.S. de G.T. hakkında kendisini evlenme vaadiyle dolandırdığı gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. M.S., savcılığa verdiği dilekçede, G.T.’nin kendisine evlenme vaadinde bulunduğunu ve sürekli aşık olduğunu söyleyerek güven tazelediğini, bu sebeple kendisinin etkilendiğini belirtti. Ayrıca, G.T. hakkında hakaret, tehdit, iftira ve fuhuş iddialarını da dile getirdi.
"Hediyeler Benim Talebim Değildi"
G.T., M.S. ile 3 aylık bir uzak mesafe ilişkisi yaşadıklarını, bu süre zarfında yalnızca 2-3 kez bir araya geldiklerini söyledi. G.T., M.S.’nin hediyeleri kendisinin talebi olmadan gönderdiğini, cep telefonu, saat, ev eşyaları ve kıyafet gibi hediyelerin de bu şekilde geldiğini ifade etti. G.T., M.S.'nin ayrılık sonrası kendisine ulaşmaya çalıştığını, e-posta yoluyla mesajlar gönderdiğini ve banka hesaplarına para göndererek açıklama kısmına mesajlar bıraktığını belirtti.
Avukattan Açıklama: "İftira ve Tacizle Mücadele Ediyoruz"
G.T.'nin avukatı Betül Yüksel, ilişkide alınan hediyeler nedeniyle başlatılan icra takibinin haksız olduğunu ve hukuki mücadeleyi sürdüreceklerini açıkladı. Avukat Yüksel, "Türk hukukunda nişan ve nişan hediyelerinin iadesi medeni hukukta yer alan bir olaydır; ancak burada kısa süren bir sevgililik döneminde alınmış istem dışı hediyelerin iadesi için haksız bir icra takibi söz konusu. Müvekkilim, bu icra takibi yüzünden hayatını etkileyen büyük bir mağduriyet yaşadı" dedi.
Yüksel, M.S.’nin G.T.’ye iftira atarak, karalayarak ve itibarsızlaştırarak güçsüzleştirmeye çalıştığını da ifade etti. Ayrıca, M.S.’nin ısrarlı takip ve tacizlerine devam ettiğini ve G.T.'nin can güvenliği konusunda endişe duyduğunu belirtti. Avukat Yüksel, koruma kararlarının alınmasına rağmen bu kararların uygulanması noktasında sıkıntılar yaşandığını dile getirerek hukuki mücadelenin devam edeceğini vurguladı.