Eğer Ramazan ayı boyunca oruç tuttuysanız, muhtemelen iftar ve sahur arasında kısa bir süre olduğundan dolayı öğün sayınızı azaltmış, beslenme alışkanlıklarınızı tamamen değiştirmiş ve açlık hissinden dolayı iftar sofralarında oturduğunuz güzel anılarınızı genellikle midenizde değil, aklınızda tuttuğunuz pek çok yiyecekle kalkmışsınızdır. Ramazan'ın sona ermesiyle birlikte normal beslenme düzenine dönme günlerinizde ise, sıklıkla eş, dost ve akrabalarınızın ikram ettiği yüksek kalorili şekerlemeler, çikolatalar ve şerbetli tatlılarla dolu güzel bayram günleriyle karşılaşacaksınız.
Ramazandan Hemen Sonra Sıkı Diyetlere Girmeyin
Bir aylık süreçte alınan kiloları hemen vermeye çalışmaktan kaçının. Ramazan ayında uzun süreli açlık nedeniyle metabolizma hızı düşer. Bu durum, oruç tutan bireylerde hızlı kilo alımına yol açabilir. Ramazan ayı sona erdikten sonra, insanlar genellikle bir ay gibi uzun bir sürede aldıkları bu kiloları, sağlıksız ve tek besin içeren diyetlerle 3-5 gün gibi kısa bir sürede vermeye çalışırlar. Metabolizmanın eski hızına dönmesi için dengeli beslenme ve düzenli egzersiz şarttır. Ancak, 3 ana öğünün yanı sıra en az 2 ara öğün içeren bir beslenme programı ve her gün 1 saatlik tempolu yürüyüşlerle metabolizmanın eski hızına geri dönebileceği unutulmamalıdır.
Porsiyon kontrolü sağlamaya çalışın
Bir ay oruç tuttuktan sonra bazı besinlere aşırı istek duyulması elbette doğaldır. Ancak burada kilit nokta, ne kadar yediğinizdir. Kendinize yiyecekleriniz konusunda bir ölçü koyun.
Güne Kahvaltısız Başlamayın
Güne hafif bir kahvaltı ile başlamanız önemlidir. Ramazan boyunca alışkın olduğunuz besin miktarlarını bayram günlerinde aniden artırmamalısınız. Kahvaltıda, kızartma veya kavurma yöntemleriyle pişirilmiş yiyeceklerden kaçınmalısınız. Bunun yerine, yumurta, peynir, zeytin, bol yeşillik ve tam tahıllı ekmek gibi besinlere odaklanabilirsiniz.
Ağır Şerbetli Tatlılar Yerine Hafif Tatlılar Tercih Edin
Bayramlarda, genellikle yılın diğer zamanlarına kıyasla daha fazla çikolata ve tatlı tüketimi gözlenir. Ancak, bayram günlerinde kalp hastalığı, şeker hastalığı ve yüksek tansiyon gibi riskleri olan kişiler için bu durum daha büyük tehlike arz eder. Bu nedenle, bu kişilerin beslenmelerine özellikle dikkat etmeleri gerekir. Bayram ziyaretlerinde sunulan ikramların porsiyonları mümkün olduğunca küçük tutulmalı ve tatlı tüketilecekse, hamurlu ve şerbetli tatlılar yerine küçük porsiyonlarda sütlü tatlılar tercih edilmelidir.
Ara Öğünleri İhmal Etmeyin
Yemek yeme alışkanlıklarınızı yeniden düzenlerken azar azar ve sık sık yemeye özen göstermek önemlidir. Normal beslenme düzeninize geri döndüğünüzde, psikolojik olarak daha fazla yeme eğiliminde olabilirsiniz. Ancak, 30 gün boyunca değişen beslenme düzeninin ardından aşırı yemek yemenin en önemli sorunlarından biri hazımsızlık ve mide problemleridir. Bu sorunları önlemek için, yiyecekleri iyice çiğnemeli, günü azar azar ve sık sık yemek üzere planlamalısınız.
Beslenme Biçiminizden Lifleri Eksik Etmeyin
Beslenmenize lifli besinleri eklemek önemlidir. Sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlamak ve kabızlıktan korunmak için, lif içeriği yüksek sebzeler, meyveler ve kuru baklagiller tüketmelisiniz. Günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve alınmalıdır. Bu lifli besinler aynı zamanda kan şekerinin hızla yükselmesini de önlerler.
Su Tüketimine Çok Dikkat Edin
Az su tüketimi; yorgunluk, böbrek hastalıkları, deride kuruma ve sindirim sistemi gibi rahatsızlıklara yol açmaktadır. Bu nedenle Ramazan ayından sonra da günlük su tüketiminin minimum 8-10 su bardağı, toplam sıvı tüketiminin de 12-15 su bardağı olmasına özen gösterilmelidir.
İkramlara Dayanamayanların Yapması Gerekenler
Bayram kaçamaklarınızı dengelemek için sabah kahvaltısından sonra 1 saat tempolu yürüyüş yapın. Ziyaretlere giderken kısa mesafelere araçla gitmek yerine yürüyerek giderek, asansör yerine merdiven kullanarak gün içindeki fiziksel hareketinizi ve böylelikle hem günlük kalori harcamanızı arttırabilir hem de ramazanda azalmış metabolizma hızınızın da artmasını sağlayabilirsiniz.
Fiziksel Aktiviteyi Artırın
Fiziksel aktiviteyi artırmak son derece önemlidir, özellikle Ramazan ayında azaltılan aktiviteyi yeniden artırmak oldukça faydalıdır. Bu dönemin sona ermesiyle birlikte fiziksel aktivitenin artırılması, vücuda enerji harcamasını sağlar. Mümkün olduğunca bayram ziyaretlerine yürüyerek gitmek tercih edilmelidir. Fiziksel aktivitenin kan şekeri ve kolesterol seviyelerini düşürmeye, kilo vermeye ve bağırsak hareketlerini artırmaya yardımcı olduğu bilinmelidir.