Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Irak ve Suriye'nin kuzeyi dahil bu yılın başından itibaren 2 bin 939 teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi.
Milli Savunma Bakanlığında medya temsilcilerine yönelik Yıllık Değerlendirme Toplantısında konuşan Bakan Güler, geçmişte yürütülen "sınırlı hedefli ve süreli" askeri harekatların yerine bugün, "sürekli ve kapsamlı" operasyonlarla terör örgütüne ağır darbeler vurulduğunu belirterek, "Sahanın gerekliliğine uygun, alışılmadık, öngörülemez, süratli ve sürekli icra esaslarında gerçekleştirdiğimiz operasyonlarla, Irak ve Suriye'nin kuzeyi dahil bu yılın başından itibaren 2 bin 939 teröristi etkisiz hale getirdik. Ayrıca, yıl içerisinde 99 terörist de teslim olmuştur" bilgilerini verdi.
Nihai hedefin Irak ve Suriye sınırları boyunca Türkiye'ye tehdit olabilecek tüm terörist faaliyetleri kaynağında yok etmek ve terör belasını milletin gündeminden tamamen çıkarmak olduğuna vurgulayan Güler, Pençe-Kilit Harekatı kapsamında terör örgütü tarafından önemsenen ve Suriye ile Kandil arasında kilit konumda olan bölgede bugüne kadar toplam 3 bin 158 mayın ve el yapımı patlayıcı imha edildiğini, 1327 mağara ve sığınağın kullanılamaz hale getirildiğini, 957'si ağır silah olmak üzere de 2 bin 421 muhtelif silah ve bu silahlara ait 910 binden fazla mühimmatın ele geçirildiğini açıkladı.
Hudutlarda 60 bin Personel
Hudutlardaki yasa dışı geçişlerin önlenmesine ilişkin de bilgiler veren Bakan Güler, Türkiye'nin sınır hattında dünya standartlarında ve teknoloji yoğunluklu sistemlerin etkin şekilde kullanıldığını belirterek hudutlarda 8 Hudut Tugayı ve 6 Hudut Alayında 60 bin personelin görev yaptığını söyledi.
Bakan Güler, "1 Ocak 2024'ten itibaren hudutlarımızda 93 bin 349 kişinin geçişi engellenmiş, yakalanan 13 bin 551 düzensiz göçmen ile 280 terörist ve 801 kilogram uyuşturucu madde kolluk kuvvetlerine teslim edilmiştir" dedi.
Türkiye'nin Suriye'deki Mevcut Durumu
Türkiye'nin Suriye'deki birlikleri ve Süleyman Şah Türbesine ilişkin olarak da Güler, "Türkiye'nin Suriye'deki mevcudiyeti, Suriye topraklarının bölünmesine ve orada bir terör koridorunun oluşturulmasına engel olmaktır. Suriye'nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunması, siyasi sürecin barışçıl şekilde tamamlanması ve sınırımızın terör unsurlarından arındırılması temel amacımızdır. Gerekli şartlar oluştuğunda Suriye'nin yeni yönetimiyle bu konular görüşülüp tekrar değerlendirilebilir. Süleyman Şah Türbesi'nin Karakozak köyündeki yerinden şu anda bulunduğu Suriye Eşmesi köyüne geçici olarak taşıdığımızı daha önce ifade etmiştik. Türbenin Karakozak köyündeki eski yerine taşınıp taşınmaması konusu sahadaki duruma göre daha sonra değerlendirilir" açıklamasını yaptı.
S-400, F-16, Eurofighter ve F-35
Bakan Güler, Yıllık Değerlendirme Toplantısında F-16, Eurofighter ve F-35 savaş uçaklarıyla S-400'ler konusundaki son duruma yönelik soruyu da yanıtladı.
40 F-16 alımıyla ilgili süreç ve teknik görüşmelerin devam ettiğini bildiren ve Eurofighter konusunda da görüşmelerin olumlu şekilde sürdüğünü ifade eden Güler, Katar'da tatbikata katılan Birleşik Krallığa ait 2 Eurofighter'ın 18 Aralık'ta Ankara'ya geleceğini ve uçakları görme fırsatı bulacaklarını söyledi.
Güler, "F-35 konusunda da almak istediğimizi daha önce söylemiştik. F-16 alım sürecindeki olumlu havanın F-35 sürecine de yansıyacağını düşünüyoruz. ABD'de görevi devralacak yeni yönetimle de müttefiklik ruhuna aykırı CAATSA yaptırımlarının kaldırılmasını konuşacağız. S-400 ile ilgili tutumumuzda ise bir değişiklik yoktur" diye konuştu.
Teğmenler Konusu
Toplantıda Milli Savunma Üniversitesi Kara Harp Okulu mezuniyet töreni sonrasında disipline sevk edilen teğmenlerle ilgili sürece ilişkin de bilgi veren Güler, Türk Silahlı Kuvvetlerinde müesses disiplinin muhafazası ve idamesinin "olmazsa olmaz" olduğunu vurguladı.
Olaya en başından itibaren disiplin açısından baktıklarını dile getiren Güler, "Konu, yürürlükten kaldırılan andı okumak veya 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz.' demek değil, amirlerin ikazlarına rağmen kasıtlı, organize ve planlı bir disiplinsizlik yapmaktır. Olaya ilişkin yapılan inceleme ve soruşturmanın okunan metinle veya içeriğiyle bir ilgisi yoktur. Disiplin soruşturmasında hiçbir teğmene okunan metnin içeriği veya neden 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz.' dedin?' diye soru sorulmadı. Burada önemli olan, içerik ne olursa olsun disiplin sürecinin her zaman aynı şekilde işletilecek ve disiplinden asla taviz verilmeyecek olmasıdır. Yüksek Disiplin Kurulu süreci devam etmektedir. Kurul kararını henüz vermedi. Bu aşamada kesin kanaat belirtmek uygun değil. Hep birlikte sonucu bekleyelim" değerlendirmesini yaptı.