Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Koray Çetin Onalan, Türkiye'de deprem üretmeyen fayların sürelerini doldurduğunu belirterek, son dönemde diri fay sayısının hızla arttığını açıkladı. Onalan, jeolojik yapıları nedeniyle Türkiye'nin dünyanın en önemli deprem bölgelerinden biri olduğunu vurgulayarak, 1999 Körfez depreminin yer bilimleri ve diri fay araştırmaları açısından bir dönüm noktası olduğunu ifade etti.
Özellikle 1999'dan sonra bu alanda bilim insanlarının yetiştirildiğini ve bilim adamlarının çalışmalarının meyvelerini yeni yeni almaya başladıklarını dile getiren Onalan, Türkiye'de diri fay sayısının geçmiş yıllara kıyasla hızla arttığına dikkat çekti. Önceki yıllarda 200-250 arasında olan diri fay sayısının şu anda 500'e yaklaştığını belirten Onalan, Türkiye'nin bu diri faylar nedeniyle büyük bir risk altında olduğunu söyledi.
İzmir için Deprem Riski Sürüyor
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı, 30 Ekim 2020'de yaşanan depremin İzmir için bir uyarı olduğunu ve şu ana kadar deprem olmamış bölgelerde dahi bu potansiyelin bulunduğunu ifade etti. Ayrıca, İstanbul'dan başlayıp Antalya'ya kadar uzanan geniş bir coğrafyanın 30 milyon vatandaşa ev sahipliği yaptığını ve bu bölgelerin diri faylarla iç içe olduğunu vurguladı. Bu nedenle, yerleşim alanlarının planlanırken jeolojik koşulların gözetilmesi gerektiğini ve özellikle yerel yöneticilerin deprem dirençli kentler oluşturmak için ciddi irade ortaya koyması gerektiğini belirtti.
Onalan, Türkiye'nin genç bir coğrafya olduğunu ve hala oluşumunu tamamlamadığını ifade ederek, depremlerin geçmişte olduğu gibi bugün de var olacağını ve gelecekte de devam edeceğini söyledi. Ancak, bilim adamlarının yaptığı çalışmaların sonuçlarına göre, Türkiye'deki fay hatlarının durumunun sürekli değişim gösterdiğini ve bu değişimlerin dikkate alınması gerektiğini belirtti.
Türkiye'nin Deprem Riskine Karşı Hazırlık Yapması Gerekiyor
Türkiye'nin deprem riski altında bulunduğunu ve bu riskle baş etmek için bilimsel çalışmaların yanı sıra yerel yöneticilerin ve halkın da bilinçli bir şekilde hazırlıklar yapması gerektiğini vurgulayan Onalan, depremle mücadelede ciddi bir irade gösterilmediği takdirde, gelecekteki olası depremlerin büyük zararlara yol açabileceğini ifade etti.
