Küresel piyasalarda gözler, ABD ekonomisinden gelecek büyüme verisi üzerinde yoğunlaşmışken, piyasalarda karışık bir hava hakim.
ABD Merkez Bankası'nın (Fed) son toplantı tutanakları, banka politikasının temkinli bir şekilde ilerleyeceğini ve ekonomik verilere dayalı olarak faiz indirimlerinin aşamalı olarak yapılacağını ortaya koymuştu. Bu sinyaller, piyasaların yönünü bulmasını zorlaştıran faktörlerden birini oluşturuyor.
Fed'in aldığı kararlar, son dönemde artan jeopolitik risklerle birlikte daha da belirsizleşen küresel ekonomik görünümün etkisiyle piyasalarda karmaşık bir seyir izlenmesine neden oldu. Başkan Donald Trump’ın kabinesinin şekillenmeye başlaması, siyasi belirsizlikleri bir nebze azaltmış olsa da, Trump’ın izlediği politikalarla Fed’in enflasyonla mücadelesindeki olası uyumsuzluklar yatırımcılar üzerinde tedirginlik yaratmaya devam ediyor.
Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) 6-7 Kasım tarihlerinde gerçekleşen toplantısının tutanakları, Fed’in faiz oranlarını düşürmeye acele etmeyeceğini ve her adımın ekonomik verilere dayanarak atılacağını gösterdi.
Tutanaklarda, "Para politikasının görünümünü tartışırken yetkililer, verilerin beklendiği gibi gelmesi, enflasyonun yüzde 2'ye doğru sürdürülebilir bir şekilde düşmeye devam etmesi ve ekonominin maksimum istihdama yakın kalması durumunda, zaman içinde kademeli olarak daha nötr bir politika duruşuna doğru ilerlemenin uygun olacağını öngördü" denildi.
Buna ek olarak, ABD’deki bazı ekonomik göstergeler beklentilerin gerisinde kaldı. Tüketici güven endeksi iki yılın zirvesine ulaşmış olsa da yeni konut alımlarındaki artış beklenen seviyelere ulaşamadı. Bu gelişmelerle birlikte, faiz indirimine ilişkin beklentiler yeniden güç kazandı.
Bununla birlikte, küresel piyasalarda jeopolitik gerginlikler de yatırımcıların takibinde. İsrail hükümetinin Lübnan’la ateşkes anlaşması üzerinde yaptığı açıklamalar, bölgedeki gerilimlerin azalabileceği yönünde bir umut doğurdu. Analistler, bu gelişmelerin piyasalarda kısmi bir rahatlama sağlayabileceğini ifade ediyor.
Altın fiyatları hafta başında ciddi bir düşüş yaşamış olsa da kısmi bir toparlanma gösterdi. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizleri de yüzde 4,29 seviyesinde dengelenmiş durumda. Kripto para piyasasında ise, Bitcoin’in 100 bin dolar seviyesinin altına gerileyerek 92 bin 900 dolardan işlem görmesi dikkat çekiyor.
Dolar endeksi, küçük bir gerileme ile 106,9 seviyelerinde dengelenirken, Brent petrolün varil fiyatı ise hafif bir artışla 72,3 dolara yükseldi. ABD ve Kanada arasındaki otomobil üreticisi şirketlerin hisseleri ise, Trump’ın yeni gümrük vergisi açıklamalarından olumsuz etkilendi.
Avrupa borsalarında da özellikle yeni gümrük vergisi açıklamaları sonrasında düşüşler görüldü. Deutsche Bank tarafından yayımlanan analizde, bu vergilerin ABD’nin Avro Bölgesi dışındaki büyük ticaret ortaklarını da etkileyeceği vurgulandı. Bununla birlikte, İngiltere ekonomisinin 2025 yılında büyüme ivmesi kazanması bekleniyor.
Asya’da ise, Çin’in sanayi şirketlerinin karlarında Ekim ayında iyileşme görülürken, Yeni Zelanda Merkez Bankası ülke ekonomisini canlandırma amacıyla faiz indirimi yapmaya devam ediyor.
Yurt içi piyasalar da karışık bir seyir izledi. Borsa İstanbul, günü değer kaybederek tamamlarken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Dr. Fatih Karahan’ın yapacağı konuşma dikkatle izlenecek.
Dolar/TL kuru ise küçük bir artışla işlem görüyor. Analistler, bugün Almanya ve ABD’de açıklanacak büyüme, dayanıklı mal siparişleri ve kişisel harcamalar gibi verilerle piyasaların yön arayacağını belirtiyor.
BIST 100 endeksi için teknik seviyeler ise 9.600-9.500 aralığında destek, 9.800-9.900 seviyelerinde ise direnç oluşturuyor.