Küresel ekonomik göstergeler, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın yaptığı açıklamalardan sonra karışık bir seyre büründü. Powell, ekonominin faiz indirimine gitmesi için henüz bir gerekçe bulunmadığını belirtirken, bu mesaj risk iştahını olumsuz etkiledi.
Donald Trump’ın yeniden başkan seçilmesinin ardından, onun politikalarının ekonomi üzerindeki potansiyel etkilerine yönelik endişeler devam ederken, Powell’ın para politikalarındaki temkinli yaklaşımı da belirsizlik yaratıyor.
Powell, enflasyonun yüzde 2 seviyesine düşebileceğine inandıklarını, ancak üretici fiyatlarının beklenenden daha fazla arttığını belirtti. “Ekonomi zayıflarsa, faiz oranlarını düşürmek için hala geniş bir alanımız var” dedi.
Bu açıklamalar, Trump’ın ekonomik stratejileri ile Fed’in gelecekteki faiz hamleleri arasındaki uyumsuzlukların piyasaları zorlaştırdığını gösteriyor. Yatırımcılar, Fed’in gelecek dönemde atacağı adımlara dair beklentilerinde değişiklikler olduğunu gözlemledi. Fed’in önümüzdeki ay için faiz indirimine gitme ihtimalinin yüzde 80'den yüzde 59'a gerilemesi, bu gelişmelerin etkilerini yansıtıyor.
Bitcoin, seçim sonrası yükselişe geçerek 93 bin dolar seviyelerini test etti, ancak şu anda 87 bin 500 dolarda denge buldu. ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi dün yüzde 4,48’e kadar yükselmişken, güncel seviyede ise yüzde 4,47'ye geriledi. Dolar endeksi, beşinci işlem gününde de artış göstererek, bir yılın zirvesine yakın 106,8 seviyesinde işlem görüyor.
Doların güçlenmesi ve tahvil faizlerindeki artış, altının ons fiyatında düşüş eğilimini sürdürüyor. Altın, altıncı işlem gününde yüzde 0,2 oranında değer kaybederken, Brent petrol fiyatı da yüzde 0,9 gerileyerek 71,6 dolara düştü.
New York Borsası’nda S&P 500, Dow Jones ve Nasdaq endeksleri sırasıyla yüzde 0,6, 0,5 ve 0,07 oranında düşüş yaşadı. ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni güne negatif açılışla başladı.
Avrupa borsaları, bölgedeki büyüme verileri ve güçlü finansal raporların ardından olumlu bir seyir izledi. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından açıklanan verilere göre, Euro Bölgesi’nin GSYH’si, 2024’ün üçüncü çeyreğinde yüzde 0,4 artış gösterdi. Avrupa Merkez Bankası (ECB), faiz oranlarının yüksek seviyelerde kalmaya devam edeceğini ve enflasyonla mücadelede kararlı adımlar atacaklarını belirtti.
ECB’nin tutanaklarında, faiz indirimi konusunda üyelerin riskleri sınırlı görmesi dikkat çekti. ECB, Ekim ayında yaptığı faiz indirimini ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla aldığını ve bu hamlenin ekonomiye yumuşak iniş sağlamayı hedeflediğini ifade etti.
Teknoloji sektörü, şirketlerin güçlü gelir raporlarıyla desteklendi ve hisseler yüzde 3,09 oranında değer kazandı. Öne çıkan şirketlerden ASML, 2030’a kadar cirosunun iki katına çıkacağını duyurdu ve hisseleri yüzde 7 oranında arttı. Siemens AG ise rekor seviyedeki karını açıkladı ve hisseleri yüzde 4,5 yükseldi.
Avrupa borsalarında İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya endeksleri sırasıyla yüzde 0,5, 1,3 ve 1,9 oranında değer kazandı. Asya borsalarında ise karışık bir seyir izlendi, Çin’de sanayi üretimi beklentileri aşamadı, ancak perakende satışlar öngörülerin üzerinde arttı. Japonya’da ise GSYH, yüzde 0,9 büyüme kaydederek tahminleri geride bıraktı.
Dolar/yen paritesi, beşinci işlem gününde yükselmeye devam etti ve 153,5 seviyelerine ulaştı. Japonya'da enflasyon baskılarının artması, Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde faiz artırımına gitme olasılığını güçlendiriyor. Ancak, Çin’deki ticaret endişeleri risk iştahını zorluyor.
Borsa İstanbul, dün alıcılı bir seyir izleyerek BIST 100 endeksini yüzde 1,29 oranında artırarak 9.420,42 puanda kapattı. Dolar/TL, dün yatay bir seyirle 34,3290’dan kapanırken, bugün bankalararası piyasada yüzde 0,3 artışla 34,4230’dan işlem görüyor.
Yatırımcılar, bugün ABD’deki sanayi üretimi ve İngiltere büyüme verilerinin yanı sıra yurt içinde açıklanacak özel sektör kredi verilerini takip edecek. Teknik açıdan, BIST 100 endeksi için 9.500 ve 9.650 puan direnç, 9.300 ve 9.200 seviyeleri ise destek olarak öne çıkıyor.