Küresel piyasalar, ABD'deki yaklaşan başkanlık seçimlerinin sonuçlarına ilişkin belirsizlikler ve ABD Merkez Bankası'nın (Fed) yıl sonuna kadar alacağı olası kararlarla baskı altında kalmaya devam ediyor. 

ABD ekonomisinin "yumuşak iniş" yapma olasılığı hâlâ yatırımcıların gündeminde olsa da enflasyonla mücadele konusunda Fed'in izleyeceği stratejiye dair belirsizlikler giderek artıyor. Açıklanan makroekonomik veriler ve büyük şirketlerin bilançoları, ekonomik faaliyetlerin gücünü koruduğunu gösteriyor. Bu durum, enflasyonun öngörülenden daha yavaş bir şekilde düşeceğine dair endişeleri tetikliyor. 

Öte yandan, ABD'deki başkanlık seçimlerinde kritik eyaletlerde iki adayın başa baş ilerlediğini gösteren anketler, siyasi belirsizliği daha da derinleştirirken, yatırımcıların risk iştahında belirgin bir azalma gözlemleniyor. 

Bu belirsizlikler, dolar talebini artırarak para biriminin değer kazanmasına yol açarken, tahvil piyasaları da bu durumdan olumsuz etkileniyor. Dolar endeksi, dün itibarıyla 104,6 seviyesine ulaşarak 30 Temmuz'dan bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Aynı şekilde ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi, üç gün üst üste yükselerek yüzde 4,26 seviyesine çıktı. 

Piyasalarda, Fed'in gelecek ay politika faizini 25 baz puan düşürmesine kesin gözüyle bakılmaya devam ederken, Aralık ayında faiz indirimi yapılacağı beklentisi ise azaldı. Geçen hafta yüzde 100 olan faiz indirimi ihtimali, şimdilerde yüzde 65'e kadar geriledi. 

Ayrıca, Fed'in Bej Kitap raporunda, son haftalarda neredeyse tüm bölgelerde ekonomik aktivitenin "çok az" değiştiği ve enflasyonun ılımlı seyrettiği belirtildi. 

Analistler, siyasi belirsizliklerin ve Fed'in faiz politikasındaki belirsizliklerin yatırımcıların stratejilerini zorlaştırdığını ifade ederek, yatırımcıların seçim sonuçlarını bekleyip görmek isteyebileceklerini belirtiyor. 

ABD bilanço sezonu yoğun bir şekilde sürerken, Tesla'nın üçüncü çeyrek geliri yıllık bazda yüzde 8 artarken, kârı yüzde 17 yükseldi. 

Tesla'nın Gelirinde Dikkat Çeken Artış Tesla'nın Gelirinde Dikkat Çeken Artış

Altının ons fiyatı dün yüzde 1,2 düşüşle 2.715 dolara geriledi, ancak şu sıralar yüzde 0,5 artışla 2.727 dolardan işlem görüyor. Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0,6 artışla 75,4 dolara yükseldi. 

Dün Kanada Merkez Bankası, politika faizini 50 baz puan indirerek yüzde 3,75'e çekti. 

New York Borsası'nda Dow Jones endeksi yüzde 0,96, S&P 500 endeksi yüzde 0,92, Nasdaq endeksi ise yüzde 1,6 düşüş yaşadı. ABD endeks vadeli işlemleri yeni güne karışık bir seyirle başladı. 

Avrupa borsalarında da dün düşüş trendi devam ederken, bölgede açıklanacak makroekonomik veriler, yatırımcıların odak noktasına yerleşti.  

Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, veri odaklı kararlar almaya devam edeceklerini ifade ederken, tahvil piyasalarında yaşanan satış baskısının Avrupa'da da etkili olduğu görüldü. Almanya'nın 10 yıllık tahvil faizi yüzde 2,339'a çıkarak son bir ayın en yüksek seviyesine ulaştı. 

Avrupa borsalarında DAX 40 endeksi yüzde 0,23, CAC 40 yüzde 0,5, FTSE MIB 30 yüzde 0,1 ve FTSE 100 yüzde 0,58 değer kaybetti. Avrupa endeks vadeli işlemleri yeni güne karışık başladı. 

Asya piyasalarına bakıldığında, Japonya hariç çoğu piyasada negatif bir seyir izleniyor. Japonya'dan gelen veriler ekonomik aktivitedeki yavaşlamaya işaret ederken, Çin ekonomisine dair endişeler devam ediyor. Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,2 yükseldi, ancak Güney Kore’de Kospi yüzde 0,6, Çin’de Şanghay Bileşik Endeksi yüzde 1, Hong Kong’da Hang Seng Endeksi ise yüzde 1,5 düşüş kaydetti. 

Yurt içinde ise Borsa İstanbul dün satıcılı bir seyir izledi. BIST 100 endeksi yüzde 1,4 değer kaybederek günü 8.714,69 puandan kapattı. Dolar/TL ise dün yüzde 0,1 artışla 34,2844’ten işlem gördü. 

Bugün yurt içinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın Para Politikası Kurulu toplantı özetleri ve dünya genelinde açıklanacak PMI verileri yatırımcıların takibinde olacak. Analistler, BIST 100 endeksi için 8.700 ve 8.500 puanın destek, 8.800 ve 8.900 puanın ise direnç seviyeleri olduğunu belirtti.

Kaynak: AA