Ankara Kuryeler Esnaf Odası Başkanı Ramazan Akpınar, mevcut sistemin kuryeleri esnaf gibi gösterip işçi gibi çalıştırdığını, ancak hiçbir işçi hakkından yararlandırmadığını belirterek, “Biz kuryeler artık yorulduk, sömürülüyoruz! Gerçek bir esnaf statüsüyle çalışmak istiyoruz. Esnaf haklarımız tanınsın!” dedi.

Yenimahalle’de Başak Cengiz Kreş ve Bakımevi Kapılarını Açtı Yenimahalle’de Başak Cengiz Kreş ve Bakımevi Kapılarını Açtı

"Kâğıt Üzerinde Esnaf, Sahada İşçi Gibi Çalışıyoruz!"

Ramazan Akpınar, kuryelerin esnaf statüsünde gösterilmesine rağmen gerçekte işçi gibi çalıştırıldığını belirterek, "Bize kâğıt üzerinde 'esnaf kurye' diyorlar ama sahada durum bambaşka. Bir SSK’lı işçiden bile daha fazla sömürülüyoruz. Vergilerimizi ödüyor, ekipmanlarımızı kendimiz temin ediyoruz, yakıt ve yemek gibi tüm masraflarımızı karşılıyoruz. Buna rağmen, işverenlerin kurallarına boyun eğmek zorunda kalıyoruz" ifadelerini kullandı.

Kuryelerin, çalışma koşulları ve sözleşme sistemleri nedeniyle ciddi mağduriyet yaşadığını belirten Akpınar, "Sözde esnaf statüsünde çalıştırılıyoruz ama hiçbir esnaf hakkımız yok. Üstelik bize imzalatılan adaletsiz sözleşmelerle tamamen işverenlerin insafına bırakılıyoruz" dedi.

“Bunun Adı Açıkça Sömürüdür”

Akpınar, sektördeki en büyük sorunları sıralarken çarpıcı detaylara dikkat çekerek,
“Ekipmanlarımızı, yani reklamlı çantalar, montlar ve kaskları bizden para alarak zorla satıyorlar. Bu ekipmanlarla hem çalışıyor hem de işverenlerin reklamını yapıyoruz. Bunun adı esnaflık değil, açıkça sömürüdür. Çalışma saatlerimiz, hedeflerimiz ve koşullarımız bize dayatılıyor. Daha fazla kazanç için daha fazla risk almaya zorlanıyoruz. Paket başı ödeme sistemi yüzünden hızla çalışmamız gerekiyor, bu da bizi hem trafik kazalarına hem de yasal sorunlara sürüklüyor.” dedi.

Sözleşme süreçlerinde yaşanan sorunlara da değinen Akpınar, “Adil olmayan, tamamen işverenleri koruyan sözleşmeler imzalatıyorlar. İş kaygısıyla bu sözleşmeleri kabul etmek zorunda bırakılıyoruz. Yasal olarak imzaladığımız bu sözleşmelerin bir nüshasını alma hakkımız olmasına rağmen, bize nüsha vermiyorlar. Bu, işverenlerin kuryeleri baskı altında tutmasını kolaylaştırıyor” ifadelerini kullandı.

Kuryelerden Güçlü Çağrı Esnaf Haklarımız Tanınsın! Görsel 2

Çözüm İstiyorlar!

Ramazan Akpınar, kuryelerin çalışma koşullarındaki zorlukları ve bu sorunlara yönelik çözüm taleplerini şu şekilde sıraladı:

“Kendi kurallarımızı belirleyebilmeliyiz. Çalışma koşullarımızı ve iş kurallarımızı kendimiz belirleyebilmeliyiz. Birden fazla firmayla çalışabilme özgürlüğümüz olmalı. Şu anda sadece bir firmaya bağımlı olmak zorundayız, ancak esnaf olarak farklı firmalarla da çalışabilmeli ve gelirimizi çeşitlendirebilmeliyiz. Hasılat esasına göre vergilendirilmeliyiz. Gerçek bir esnaf gibi çalışırken, hasılat esasına dayalı bir vergilendirme sistemine tabi olmalıyız. Şu anki vergi sistemi, bizleri ekonomik olarak zorluyor. Çalışma saatlerimiz ve koşullarımız dayatılmamalı. Çalışma saatlerimiz işverenler tarafından dayatılmamalı, bizler kendi çalışma düzenimizi oluşturabilmeliyiz. Mobing uygulanmamalı. İşyerlerinde uygulanan mobbing ve psikolojik baskılar sona ermelidir.”

Akpınar, bu taleplerin yerine getirilmemesi durumunda büyük çaplı eylemler düzenleyeceklerini belirterek "Yaklaşık 2 milyon motokurye var ve sadece 5 e-ticaret firmasının insafına terk edildik. Eğer taleplerimiz karşılanmazsa iş bırakacak, büyük bir sürüş etkinliğiyle sesimizi duyuracağız." şeklinde konuştu.

"Hayatlarımız Tehlikede!"

Kuryelerin en büyük sorunlarından biri de hız baskısı nedeniyle yaşanan kazalar. Akpınar, "Paket başı ödeme sistemi, daha fazla kazanç için daha fazla risk almamıza neden oluyor. Bu da hızla çalışmaya, dolayısıyla kuralları ihlal etmeye ve kazalara sebep oluyor. Hayatlarımız her an ölümle burun buruna" diyerek sektördeki tehlikelere dikkat çekti.

"Esnaf Haklarımız Tanınsın!"

Kuryelerin taleplerini tekrarlayan Akpınar, sözlerini şöyle noktaladı:

"Biz büyük bir aileyiz ve haklı davamızda kazanan taraf olacağız. Artık köle gibi çalışmak istemiyoruz. Gerçek bir esnaf olarak çalışmak, hak ettiğimiz saygıyı ve şartları görmek istiyoruz. Sesimizi duyun ve taleplerimizi yerine getirin!"

Muhabir: Sibel Bay