Gittikçe daha da popülerleşen ve günlük yaşamı daha geniş ölçekte etkiler hale gelen sosyal medya, bilinçli kullanıldığında sayısız faydaya sahip. Ancak uzmanlar, dikkat edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğine dikkat çekiyor. Mükemmel an sendromu da bu sorunlardan biri.
Mükemmel An Sendromu Nedir?
Sosyal medyanın da etkisiyle yaygınlaşan "mükemmel an sendromu", kişinin deneyimlerinin yüksek beklentilerini karşılamamasıyla ortaya çıkan hayal kırıklığından kaynaklanıyor.
Terimi ortaya atan gazeteci ve yazar Sarah Wilson, bu sendromun "hayatın işleyişine dair gerçeklikten uzak bir yaklaşımdan ötürü yaşandığına" dikkat çekiyor.
Anksiyete ve stres üzerine uzmanlaşan psikolog Barbara Tovar’a göre sendromun birincil sebebi sosyal medyada maruz kaldığımız görüntüler. Yani sosyal medya, modern insanı güzel yerlerin, kıskanılacak anların, duygusal açıdan yoğun deneyimlerin kısacası “mükemmel anların” görüntülerinden oluşan bir bombardımana maruz bırakıyor. Ancak gerçek yaşamda, sosyal medyada “mükemmel” olarak sunulan yerlerle, olaylarla, duygularla veya deneyimlerle karşılaşmak pek mümkün değil.
Kişinin kendi hayatını sürekli olarak sosyal medyadaki hayatlarla kıyaslaması psikolojik sorunlara neden olabiliyor. Kendi hayatlarını bu tarz sosyal medya paylaşımlarıyla sürekli olarak kıyaslayan kişilerin zihinsel sağlık sorunları yaşayabileceğini belirten psikolog Laura Esquinas, mükemmel an sendromunu “kapalı kapılar ardında ne yaşanırsa yaşansın mutlu bir imaj çizmeye çalışan ailelerin durumuna” benzetiyor.
Esquinas, mükemmel an sendromundan mustarip kişilerin mutlu olamadıkları için sürekli kendilerini suçlayabileceğini ve karamsarlaşarak bir kısır döngüye girebileceğini söylüyor. Tovar da sendromun kronik stres sorunlarına yol açabileceğine işaret ediyor.
Bu psikolojik rahatsızlık, bireyde daha fazla sosyal etkileşim için sürekli başka kişilerle bağlantı kurması gerektiği düşüncesi yaratabiliyor.
Nasıl Mücadele Edilir?
Sürekli olarak sosyal medyada pek çoğu gerçek olmayan mükemmel anlara tanık olmak ve bu doğrultuda bir kıyas içerisine girmek, ciddi bir psikolojik rahatsızlığa neden olabiliyor. Peki, bu sendromdan korunmak mümkün mü?
Uzmanlara göre bu sendromun olumsuz etkilerinden kurtulabilmek için sosyal medyayı daha az kullanmak gerekiyor.
Tovar, dinlenme, eğlenme, gülme ve oyun oynama ihtiyaçlarını karşılamalarına yönelik rutinler geliştirmesi gerektiğini, bununla birlikte yoga, meditasyon ve spor gibi aktivitelerin dış etkenlerden bağımsız şekilde olumlu bir ruh halinin korunmasına yardımcı olabileceğini söylüyor.
Bazı şeylerin kontrolümüz dışında olduğunu kabul etmek de sendromdan korunabilmek adına hayli önemli. Uzmanlara göre her şeyin mükemmel olamayacağını içselleştirmek ve bazı anların mükemmel olmasa da değerli olduğunu fark etmek, bu tehlikeli sendrom ile başa çıkmak için hayati önem taşıyor.
Esquinas ise bilinçli farkındalığın önemine dikkat çekerek, kişinin bazı şeylerin kontrolü dışında olduğunu kabul etmesi gerektiğini belirtti. Psikolog, Esquinas, "Mükemmelliğin olmadığını içselleştirmeliyiz. Unutulmaz ve büyülü anlar, mükemmel olmasa da güzeldir. Sevdiğimiz şeylere odaklanarak ve tutkumuzu takip ederek bu anları güçlendirebiliriz" diyor.
