Hexham Kasabası'nda yaşayan Pollock ailesinin küçük kızları, 11 yaşındaki Joanna ve 6 yaşındaki Jacqueline'di. Ancak 1957 yılında korkunç bir araba kazasında hayatlarını kaybettiler.

Kızlarının ölümüyle yıkılan John ve Florence, inançları sayesinde onların cennete gittiğine inanarak bu zor zamanları atlatmayı başardılar. Florence, kızlarının acısını bir türlü unutamadı ve neredeyse yataktan çıkamaz hale geldi. Ancak John, kızlarının varlığını evde hissettiği için acıya karşı daha güçlü kaldı. Bu farklı yaklaşımlar aralarında birçok soruna yol açtı. İlişkileri neredeyse sona ermek üzereyken, Florence hamile olduğunu öğrendi.

İki kardeşin acı ölümünden bir yıl sonra, John ve Florence Pollock'un ikiz kızları dünyaya geldi. Gillian ve Jennifer adını verdikleri bu bebeklerde birtakım ilginç detaylar vardı. Jennifer'ın sol kalçasında, Jacqueline’in de aynı yerde sahip olduğu bir doğum lekesi vardı ve Jacqueline’in kazada yüzünde oluşan yarayla son derece benzeyen bir doğum lekesi daha taşıyordu.

2 yaşına geldiklerinde, kaybettikleri kardeşlerinin oyuncaklarını istemeye başladılar. Bu istek ilk başta normal görünebilir, ancak çocukların bu oyuncakları hiç görmediklerini düşünürsek, durum ürkütücü bir hâl alıyor. Üstelik aldıkları oyuncaklara, ölen kardeşlerinin verdikleri isimleri verdiler.

Raouf Rifai’nin İstanbul'daki Sergisi Sanatseverlerle Buluştu Raouf Rifai’nin İstanbul'daki Sergisi Sanatseverlerle Buluştu

Kızlar, ölen kardeşlerinin gittiği okulu gösterip, arka bahçede bir zamanlar beraber oyunlar oynadıklarını iddia ediyorlardı. Bir araba hareket ettiğinde ise titreyip panik oluyorlar, arabayı görünce "Bizi yakalamaya geliyor!" diye korkmaya başlıyorlardı.

Pollock ailesi, kızlarının 5 yaşına gelene kadar gerçekten garip olaylar yaşadığını gözlemlemiş. Florence, bunları inkar etse de, John ve Hexham'daki birçok kişi, Gillian ve Jennifer'ın ölen ablalarının reenkarnasyonları olduğunu düşünmüş. Bu konuda birçok uzmanla görüşülmüş olmasına rağmen, gerçek hiçbir zaman ortaya çıkmamış. Zaten kızlar 5 yaşlarını geçtikten sonra tuhaf davranışlardan vazgeçmişler ve ölen ablalarına dair detaylar da hafızalarından yavaş yavaş silinmiş.

Muhabir: Furkan Erkan