Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, Çanakkale'nin Yenice ilçesinde dün meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki depreme ilişkin, "Bu depremin Marmara içerisinde yer alan ve bir sismik boşluk halinde bulunan, 1766 depremi sonrası deprem meydana gelmeyen alanla doğrudan bir ilişkisi bulunmamaktadır. Bu tür bir deprem orada oluşabilecek 7'nin üzerindeki bir depremi tetiklemez. Ancak bütününü düşündüğünüz zaman Marmara Bölgesi'nin içerisinden geçen Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey ve güney kolunun bugün baktığımız zaman genel anlamda bir stres yüklediğini görüyoruz. Dolayısıyla buradaki faylardan veya fay segmentlerinden herhangi biri üzerinde büyük bir deprem olasılığı her zaman var ama birbirlerini doğrudan etkilemeleri söz konusu değil" dedi.

Çanakkale'nin Yenice ilçesinde dün saat 21.38'de AFAD verilerine göre, 4.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tolga Bekler ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden yaşanan depremle ilgili değerlendirmede bulundu.

“Depremden Hemen Sonra Hiçbir Artçı Sarsıntının Olmaması Da Enteresan.”

Muğla'da 2 Ayrı Yerde Orman Yangını! Muğla'da 2 Ayrı Yerde Orman Yangını!

Yenice-Gönen fayı üzerinde meydana gelen 4.9 büyüklüğündeki bu depremin de odak mekanizması çözümünün sağ yanal doğrultu atımlı bir fay olduğunu gördüklerini söyleyen Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Özden, "Hem tarihsel geçmiş hem aletsel dönem geçmişleri açısından baktığımız zaman Yenice-Gönen fayı üzerindeki dün akşamki depremin çok önemli bir noktada meydana geldiğini ifade etmek isterim. Depremden hemen sonra şu ana kadar hiçbir artçı sarsıntının olmaması da enteresan. Dolayısıyla bunu izlemek gerekiyor. Çünkü burası yarımada içerisindeki en önemli aktif fay ve yıkıcı depremlerle karşımıza çıkmış bir bölgedir. Dolayısıyla bu depremin sonrasında herhangi bir büyük depremin gelip gelmeyeceğini bilemeyiz. Ancak izlemek durumundayız. Şunu ifade etmek isterim ki; özellikle son bir yıl içerisinde Marmara Denizi'nin güneyinde yer alan bu bölgede bir sismik açıdan bir stres geriliminin arttığını bize gösteriyor. Bu stres geriliminin arttığının sonuçları da küçük ve orta büyüklüğe yakın depremler olarak karşımıza çıktı. Dolayısıyla bu depremlere dikkate alarak bölgeyi bilimsel olarak yakından incelemeye devam edeceğiz" diye konuştu.

“Genel Anlamda Bir Stres Yüklediğini Görüyoruz”

Depremin gerçekleştiği bölgenin, Kuzey Anadolu Fayı'nın, kuzey kolunun güneyinde orta ve güney kol üzerinde olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özden, "Tarihsel ve aletsel dönem geçmişlerine baktığımız zaman bu bölge üzerinde 7'den büyük deprem her zaman olma olasılığını taşıyor. Çünkü fayların uzunluğu ve uzanımları bu türden büyüklükte bir depremin olabileceğini bize gösteriyor. Ama bu dünkü 4.9'luk depremden hemen sonra veya devamında olacak anlamını da taşımaz. Bunu süreç içerisinde izlemek durumundayız. Sonuçta önemli bir sağ yanal doğrultu atımlı fay segmenti, Kuzey Anadolu Fayı'nın önemli bir segmenti üzerindeyiz. Dolayısıyla süreç içerisinde izleyip bakacağız. Bu depremin Marmara içerisinde yer alan ve bir sismik boşluk halinde bulunan, 1766 depremi sonrası deprem meydana gelmeyen alanla doğrudan bir ilişkisi bulunmamaktadır. Bu tür bir deprem orada oluşabilecek 7'nin üzerindeki bir depremi tetiklemez. Ancak bütününü düşündüğünüz zaman Marmara Bölgesi'nin içerisinden geçen Kuzey Anadolu Fayı'nın kuzey ve güney kolunun bugün baktığımız zaman genel anlamda bir stres yüklediğini görüyoruz. Dolayısıyla buradaki faylardan veya fay segmentlerinden herhangi biri üzerinde büyük bir deprem olasılığı her zaman var ama birbirlerini doğrudan etkilemeleri söz konusu değil" dedi.

Kaynak: DHA