Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB), 50 yılın ardından William Shakespeare’in ölümsüz aşk hikayesi "Romeo ve Juliet"i, Aytaç Manizade’nin modern rejisiyle sanatseverlerle buluşturacak. 21 Aralık’ta perdelerini açacak bu eser, zamansız aşkın operaya dönüşmüş haliyle Başkent'te yeni bir soluk getirecek.

Tarihsel Derinlik ve Modern Bir Anlayış

Charles Gounod'un 1867'de sahnelenen operası "Roméo et Juliette", Shakespeare’in ikonik eserine sadık kalarak, iki düşman ailenin gölgesinde filizlenen büyük aşkı anlatıyor. Ancak bu kez, Aytaç Manizade’nin rejisiyle sahneye taşınan eser, klasik unsurları modern bir bakış açısıyla harmanlıyor.

“Dekor, kostüm ve karakterlerin duygusal katmanlarını modern bir çerçevede inşa ettim” diyen Manizade, bu prodüksiyonda yalınlığın ve zamansızlık hissinin altını çizdi. Manizade, Juliet’i bir “beyaz kelebek” olarak gördüğünü belirterek, bu metaforun eserin genel ruhuna yön verdiğini söyledi.

Romeo ve Juliet’in İçindeki İnsanlık Dramı

Romeo’yu canlandıran tenor Arda Doğan ise bu rolün kendisi için bir dönüm noktası olduğunu dile getirdi. Doğan, “Romeo, tutkuyu ve kırılganlığı aynı anda taşıyor. Aşkı, hayatı ve insanlığın derin çelişkilerini sahnede bir araya getirmek benim için eşsiz bir deneyim” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Juliet karakterinin, toplumun baskılarına karşı aşkına cesaretle sahip çıkmasının hikayeyi evrensel bir boyuta taşıdığını da vurguladı.

Ankara'da Roman Kahramanları Hayat Buldu Ankara'da Roman Kahramanları Hayat Buldu

Yenilikçi Bir Sahneleme

Eserin rejisörü Manizade, bu prodüksiyonda geçmişin bir tekrarını yapmak yerine, bugünün izleyicisini yakalayacak yenilikçi bir yaklaşımı tercih ettiklerini söyledi. Klasik dekor ve kostümleri bir kenara bırakarak daha sade, modern ve sembolik bir tasarımla yeni bir Romeo ve Juliet yaratıldığını dile getirdi.

Seyirciler için Zamansız Bir Yolculuk

ADOB’un, 50 yıl sonra bu ikonik eseri sahneye taşıması, sadece bir yeniden canlandırma değil, aynı zamanda ölümsüz bir aşk hikayesini yeniden yorumlama özelliği taşıyor. 

Shakespeare’in kelimeleri ve Gounod’nun notalarıyla örülen bu operayı kaçırmak istemeyen sanatseverler, 21 Aralık’ta Opera Sahnesi’nde yerlerini alabilir.

Kaynak: AA