SİBEL BAY
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, G20 liderlerine Ukrayna'daki savaşın "trajedisinin" nasıl durdurulacağı hakkında düşünmenin gerekli olduğunu söyledi.
Putin'in Şubat 2022'de Ukrayna'ya asker gönderme kararı, Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en ölümcül çatışmayı ve Rusya ile Batı arasında Soğuk Savaş'ın derinliklerinden bu yana en ciddi çatışmayı tetikledi.
“Askeri Eylemler Her Zaman Bir Trajedidir”
Putin, Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin çağrısıyla düzenlenen sanal G20 toplantısında "Elbette askeri eylemler her zaman bir trajedidir." dedi. Aynı zamanda Putin, Rusya’nın Ukrayna ile barış müzakerelerini hiçbir zaman reddetmediğini belirterek, “Önemli olan trajediyi nasıl durduracağımızı düşünmektir.” diye konuştu.
Putin söylemiş olduğu bu sözler ile yapmış olduğu eylemlerin örtüşmemesi gerekçesi ile dünya basını tarafından büyük eleştirilerle karşılaştı. Şubat 2022'den bu yana Ukrayna'da yaşanan çatışmalar yüz binlerce kişiyi öldürdü ve yaraladı, milyonlarca kişiyi ise yerinden etti.
“Savaş ve İnsanların Ölümü Şoktan Başka Bir Şey Değil”
Putin, çatışmayı tanımlamak için Kremlin'in şu anki "özel askeri operasyon" terimi yerine "savaş" kelimesini kullandı.
Putin, Ukrayna'nın Doğu Ukrayna'daki insanlara zulmettiği yönündeki iddiasını açıklamadan önce, "Bu savaşın ve insanların ölümünün şoktan başka bir şey olamayacağını anlıyorum." dedi. Ayrıca İsrail’in Filistin’e yönelik uyguladığı saldırıları kınayarak, "Peki bugün Filistin'de, Gazze Şeridi'nde sivil halkın yok edilmesi şok edici değil mi?" diye sordu.
Doğu Ukrayna'daki çatışma, 2014 yılında Ukrayna'nın Meydan Devrimi'nde Rusya yanlısı bir cumhurbaşkanının devrilmesi ve Rusya'nın Kırım'ı ilhak etmesi, Rusya destekli ayrılıkçı güçlerin Ukrayna silahlı kuvvetleriyle savaşmasının ardından başlamıştı.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin açıkladığı verilere göre, 2014 ile 2021 yılı sonu arasında 3.106'sı sivil olmak üzere yaklaşık 14.000 kişi öldürüldü.
Ukrayna’nın Desteği ve Savaşa İlişkin Son Yıllardaki Gelişmeler
Batı ve Ukrayna defalarca Rusya'yı savaşta mağlup etme ve Rus güçlerini geri çekme sözü verdiler ancak Ukrayna'nın karşı saldırısının bu yıl gerçek bir kazanım elde edememesi Batı'da stratejiye ilişkin endişeleri artırdı.
Harvard Kennedy Okulu'ndaki Belfer Merkezi'nin tahminlerine göre Rusya, Moskova'nın 2014'te ilhak ettiği Kırım'la birlikte Ukrayna topraklarının yaklaşık yüzde 17,5'ini kontrol ediyor. Putin bu bölgenin artık Rusya'nın bir parçası olduğunu söylüyor.
ABD Başkanı Joe Biden ve diğer Batılı liderler Ukrayna'yı destekleme sözü verirken, Kasım 2024'teki ABD başkanlık seçimleri öncesinde ABD Kongresi'nde Ukrayna'ya yapılacak yardım konusunda artan bir bölünmenin varlığı kaydedildi.
ABD'li savunma yetkilileri Washington'un her iki müttefiki aynı anda destekleyebileceğini vurgularken, bazı Amerikalı milletvekilleri İsrail'e yardıma öncelik veriyor.
Ukrayna, son Rus askeri topraklarından ayrılana kadar savaşma sözü verdi ancak Ukrayna içindeki bazı kişiler farklı bir strateji çağrısında bulundu.
Putin, Yeni Delhi ve Endonezya'nın Nusa Dua kentinde düzenlenen önceki G20 zirvelerini atlayarak yerine Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov'u gönderdi.
Rus lider, 2021 ve 2020 zirvelerinde Moskova'dan konuşma yaptı. En son 2019'da Japonya'nın Osaka kentindeki G20 toplantısına bizzat katılmıştı.
PUTİN'İN GEÇMİŞİNDEKİ BÜYÜK GİZEM!
