Sembolik etkileşimcilik, toplumsal yapıları ve insan davranışlarını analiz edebilmek için yüz yüze tekrar eden anlamlı etkileşimlere odaklanan bir kuramsal yaklaşımdır. Bu kuram, toplumu ve sosyal gerçekliği bireylerin günlük etkileşimleri ile inşa ettiğini iddia eder.
Sembolik etkileşimcilik, bireylerin sosyal dünyayı ve toplumsal ilişkileri anlamak için sürekli olarak semboller, dil ve diğer iletişim vasıtalarını kullandığına dikkat çeker. Bu yaklaşım, bireylerin birbirleriyle etkileşimlerinde inşa ettikleri manaların, toplumsal yapılar ve roller üzerinde nasıl bir etki bıraktığını ortaya koymaya çalışır. Yani sembolik etkileşimcilik, toplumsal gerçekliğin bireylerin sosyal etkileşimleri aracılığıyla meydana geldiğini ve söz konusu etkileşimler sürdüğü müddetçe de anlamın inşa durumunda olacağını savunur.
Bu kurama göre, bireyler sosyal rolleri ve normları, etkileşimler yoluyla öğrenirler ve rollerine uygun performanslar sergilerler. Sembolik etkileşimcilik, bireylerin bu sosyal rolleri ve normları nasıl anlamlandırdığını ve bu anlamların gündelik yaşamı etkilemesi üzerinde durur.
Kuram, kendilerini ve diğerlerini konumlandırmak maksadıyla kullandıkları sembollerin ve dilin önemine işaret eder. Çünkü buradaki semboller üzerinden insan davranışlarının yorumlanabileceğini iddia eder. Sosyal ilişkilerin bireylerin rollerini ortaya koyarken kullanılan semboller sayesinde yorumlanabileceğini söyleyen sembolik etkileşimcilik, toplumsal işleyişe dair önemli ipuçlarına ulaşmak için yararlanılabilecek yaklaşımlardan biridir.