Başkan Trump, yasa dışı göç, bürokrasi ve anayasal güçler ayrılığına yönelik 3 yeni başkanlık kararnamesine imza attı.
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’dan yapılan yazılı açıklamaya göre, üç önemli başkanlık kararnamesine imza attı. Bu kararlar, federal bürokrasiyi azaltmak, yasa dışı göçü engellemek ve anayasal güçler ayrılığını yeniden tesis etmek amacıyla atılan adımları içeriyor.
Yasa Dışı Göçün Teşvik Edilmesini Engelleme
Trump’ın imzaladığı ilk kararname, vergi mükelleflerinin kaynaklarının yasa dışı göçü teşvik etmek amacıyla kullanılmasını engellemeyi hedefliyor. Kararnamede, Amerika Birleşik Devletleri’nde yasa dışı olarak bulunan bireylere giden yardımların engellenmesi için düzenlemeler yapılması zorunlu kılınıyor. Federal hükümetin bu yardımları sağlamak amacıyla başvuruları değerlendirme süreci üzerinde denetimler artırılacak. Kararnamenin, "gerçek ihtiyaç sahibi ABD vatandaşları" için federal yardımları koruma amacını güttüğü vurgulandı.
Federal Bürokrasi ve İsrafı Azaltma
İkinci kararname, federal bürokrasinin ve israfın azaltılmasını amaçlıyor. Başkan Trump, hükümetin boyutunu küçültmeye ve gereksiz devlet kurumları ile federal danışma komitelerinin kaldırılmasına yönelik bir düzenleme yapmayı planlıyor. Bu karar, hesap verebilirliği artırmayı, israfı azaltmayı ve yeniliği teşvik etmeyi hedefliyor. Başkan’a sunulacak bir listeyle, gereksiz kamu kuruluşlarının ve danışma komitelerinin feshedilmesi için adımlar atılacak. Hükümetin önceliklerini düzene sokmayı amaçlayan bu düzenlemeyle, vergi mükelleflerinin kaynaklarının daha verimli kullanılacağı ifade ediliyor.
Anayasal Güçler Ayrılığını Yeniden Tesis Etmek
Üçüncü kararname ise, federal aşırılıkların sona erdirilmesi ve anayasal güçler ayrılığının yeniden tesis edilmesine yönelik bir adım olarak atıldı. Bu kararname, Trump yönetiminin politikasına ve yasalara aykırı düzenlemelerin iptal edilmesi veya değiştirilmesi amacıyla bir Birleşik Gündem oluşturulmasını öngörüyor. Kararnamede, askeri, ulusal güvenlik, iç güvenlik, dış ilişkiler veya göçle ilgili konulara dair eylemlerin bu değişikliklerden muaf tutulacağı belirtiliyor. Ayrıca, hukuken şüpheli olan düzenlemelerin birikmesi ve bunların külfetli şekilde uygulanmasının ekonomik büyümeyi engellediği ve Amerikan halkının özgürlüklerini kısıtladığı ifade ediliyor.
