Bloomberg HT'nin özel haberine göre 2024 ekonomisinin yol haritası çizildi.
Habere göre 2024'ün Türkiye ekonomisi için kritik bir yıl olacağı düşünülüyor. Parasal sıkılığın devam etmesinin öngörüldüğü 2024 yılında büyüme performansı ve enflasyonun seyri yakından takip edilecek. Türkiye'nin önemli ihracat pazarlarındaki ekonomik aktivite de önemli başlıklardan biri olarak öne çıkacak.
Baskı OVP'ye de Yansıyacak
Para politikasındaki sıkılığın 2024 yılında devam etmesi düşünülürken, bu durumun büyüme görünümü üzerinde de aşağı yönlü baskı yaratması tahmin ediliyor. Söz konusu durum orta vadeli programın (OVP) hedeflerine de yansımış durumda. OVP’de Türkiye ekonomisinin 2023 yılını yüzde 4,4’lük bir büyüme ile kapatması beklenirken, 2024 yılına ilişkin beklenti ise büyümenin yüzde 4’e gerileyeceği yönünde.
Para politikasındaki sıkılığın devam etmesinin 2024 yılında Türkiye ekonomisinde büyümenin önemli motorlarından biri olan iç talep üzerinde daha fazla etki yaratabilir. Yılın ilk üç çeyreğinde iç talepte yavaşlamanın belirginleşmesi bekleniyor.
Dış Talep Pek Parlak Değil
Bununla birlikte 2024 yılı için dış talebin de pek parlak görünmediği belirtiliyor. Küresel düzeyde merkez bankaları sıkılaşma döngülerini geride bırakırken; 2024’te ekonomilerin sıkılaşma döngüsünden sonra nasıl bir iniş gerçekleştireceği de önemli bir konu olarak dikkatleri çekiyor.
Son gelen ekonomik veriler resesyon fiyatlamalarını bir miktar geriletse de ekonomide yavaşlamanın etkisinin devam etmesi bekleniyor. Bu durumun da Türkiye ekonomisinde dış talebi olumsuz etkileyebileceği düşünülüyor.
Parasal Sıkılaşmaya Devam
2024 yılı için makro ekonomideki en temel başlık enflasyon olmayı sürdürecek.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’ndan (TCMB) gelen sinyaller para politikasındaki sıkılığın devam edeceği yönünde. Merkez Bankası'nın beklentileri de Mayıs ayında enflasyonun yüzde 70 ile zirveye çıkacağı yönünde. OVP’de yıl sonu için enflasyon hedefi yüzde 33 belirlenirken, TCMB’nin enflasyon raporunda ise yüzde 36 olarak öngörüldü.
Cari Denge de Etkilenecek
Ekonomideki yavaşlamanın cari denge üzerinde de etkisini göstermesi bekleniyor. Yılın ilk yarısında borçlanma maliyetlerindeki yüksek seyir dolayısıyla yatırım malları ithalatında düşüş olası görülürken, enflasyonun yüksek seyrinin tüketim malları ithalatında da baskı yaratması öngörülüyor.
Bu değerlendirmeler ışığında cari açığın yaz aylarında 30 milyar dolarlara gelmesi yılı ise 40 milyar dolara yakın bir seviyede tamamlaması bekleniyor.
2024 için makroekonomik bağlamdaki önemli başlıklardan biri de Türkiye’nin not görünümü ve risk primindeki seyir olacak. Ekonomi politikalarında normalleşmenin devam etmesine bağlı olarak, 2024 yılı içinde her 3 kredi derecelendirme kuruluşundan da kredi notu artışları görülmesi kuvvetle muhtemel görünüyor.
Yılın ilk değerlendirmelerinden biri Ocak ayındaki Moody’s değerlendirmesi olacak. Kredi notu artışlarıyla beraber, Türkiye’nin 5-yıllık CDS primi 200-250 civarında dengelenebileceği tahmin ediliyor.
