Dünya genelinde en esrarengiz kitaplardan biri olarak kabul edilen, 1912'de Polonyalı kitap satıcısı Wilfrid M. Voynich tarafından keşfedilen, Voynich El Yazması’nın gizemi, 600 yıl sonra nihayet çözüldü. 

Kahvaltı Gerçekten de Günün En Önemli Öğünü müdür? Kahvaltı Gerçekten de Günün En Önemli Öğünü müdür?

Voynich El Yazması, 1912'de Polonyalı kitap satıcısı Wilfrid M. Voynich tarafından keşfedildi. Uzmanların incelemeleri sonucu, bu el yazmasının gerçek olduğu ve 15. yüzyıldan kalma olduğu doğrulandı. 

Alan Turing gibi ünlü kriptologların dahi çözmekte zorlandığı Voynich El Yazması'nın içeriği, bugüne kadar tam anlamıyla anlaşılamamıştı. 1404-1438 yılları arasında yazıldığı düşünülen bu el yazması, bu nedenle dünyanın en gizemli belgelerinden biri olarak kabul ediliyor. 

Voynicj El Yazmasi 2

Birçok uzman, Voynich El Yazması'nın çözülemez olduğunu iddia ederken, Bristol Üniversitesi'nden dilbilimci Dr. Gerard Cheshire, yalnızca iki haftalık bir çalışma ile en gizemli metinleri deşifre etmeyi başardı. 

Cheshire, günümüzde ölü bir dil olan Proto Latin'i kullanarak, yazmadaki sembolleri bu dildeki kelimeler ve harflerle inceledi. Sadece iki haftalık bir çalışmanın ardından Cheshire, Voynich El Yazması'nın içeriğini gün yüzüne çıkardı. 

Cheshire'ın çalışmaları, Voynich El Yazması'nda cinsellik, kadınların düşünce yapısı ve ebeveyn olma gibi konuların ele alındığını gösterdi. Buna göre, Voynich El Yazması, 15. yüzyılın Katolik ve Roman pagan inançları doğrultusunda yazılmış bir eser. 

Voynich El Yazması'nda, 1401-1458 yılları arasında yaşayan Kraliçe Maria'dan bahsediliyor. Fiziksel arınma ve ruhsal aydınlanma gibi konuların da işlendiği kitapta, Tiren Denizi'nde meydana gelen bir yanardağ patlaması sonrası Aragon Kraliçesi önderliğinde gerçekleştirilen kurtarma çalışmalarını tasvir eden harita benzeri bir çizim de bulunuyor. 

Voynich Elyazması

Proto Latin dili, günümüzde Portekizce, İspanyolca, Fransızca, İtalyanca, Romence ve Katalanca gibi dillerin atası olarak biliniyor. Voynich El Yazması'nda yer alan bazı semboller, coğrafi olarak farklı tasvir edildiği için birçok uzman metinleri deşifre etmekte zorlanmıştı. Orta Çağ döneminde Akdeniz'de yaygın olarak konuşulan bu dil, resmi belgelerde nadiren kullanılıyordu. 

Muhabir: Betül Demir