Askeri teknoloji, 1940'lardan sonraki postmodern dönemde büyük bir evrim geçirmiştir. Bu dönemde, savaşın doğasını değiştiren yeni teknolojiler hızla gelişmeye başlamış ve savaş stratejileri bu yeniliklerle şekillenmiştir. Özellikle nükleer silahlar, radar teknolojisi, jet motorları, gelişmiş denizaltılar, uçak gemileri ve diğer yüksek teknolojili askeri sistemler, askeri araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin merkezine yerleşmiştir. Bu gelişmeler, savaşın hem taktiksel hem de stratejik düzeyde çok daha karmaşık hale gelmesine yol açmıştır.
Nükleer silahların geliştirilmesi, küresel güvenlik ve jeopolitik dengeleri köklü bir şekilde değiştirmiştir. Bu silahlar, yalnızca büyük yıkımlar yaratma kapasitesine sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda savaşların algısını ve gücün dağılımını da yeniden şekillendirmiştir. Aynı şekilde, jet motorları ve balistik füze teknolojileri, hava ve kara savaşlarının hızını ve etkinliğini arttırarak, savunma stratejilerini dönüştürmüştür. Radar ve elektronik sistemler, düşman hareketlerinin tespiti ve iletişimdeki üstünlük sağlanmasında kritik rol oynamaktadır.
Biyolojik savaş teknolojileri ve kimyasal silahlar da bu dönemde önemli bir araştırma alanı olmuştur. Askeri alanda bu tür tehditlere karşı hazırlık ve savunma stratejileri, uluslararası güvenlik politikalarını şekillendiren önemli unsurlar arasında yer almıştır. Ayrıca, bilgisayar ve yazılım kullanımı, askeri operasyonların daha hassas ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamış, askeri stratejilerin dijital ortamda da uygulanabilir hale gelmesini mümkün kılmıştır.
Postmodern askeri teknolojinin gelişimi, savaşın doğasını derinden etkilemiş ve bununla birlikte yeni askeri doktrinlerin ve stratejilerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte, savaş artık sadece fiziksel çatışmalardan ibaret değil, aynı zamanda siber savaş, bilgi savaşları ve psikolojik savaş gibi yeni boyutlar kazanmıştır. Bu yenilikler, askeri gücün yanı sıra, stratejik düşünme ve diplomasi ile de doğrudan ilişkilidir ve küresel güvenlik düzenini yeniden şekillendirmektedir.