Bir zamanların cep telefonu devi Nokia, hızla gelişen teknolojiye uyum sağlayamadığı için pazardaki liderliğini kaybetti. Bu çöküşün ardında yatan başlıca faktörler şöyle sıralanabilir:
Küçük Telefon Trendini Yakalayamama
1990'ların sonlarında ve 2000'lerin başında, teknoloji ilerledikçe tüketici elektroniği ürünlerinin küçülmesi bekleniyordu. Ancak Nokia, özellikle daha kompakt ve taşınabilir cihazlara geçiş konusunda tereddüt etti. Telefon boyutunu küçültmek yerine özellikleri artırma yoluna gitmekten çekinmedi; ancak, zamanla tüketiciler daha küçük ve kullanışlı cihazlara yönelmeye başladıkça Nokia, bu trendin gerisinde kaldı. Rakipler, minimalist tasarıma odaklanırken Nokia, sürekli olarak daha büyük ve gösterişli cihazlar üretmeye devam etti.
Dokunmatik Ekran Teknolojisine Geçişte Gecikme
Apple’ın iPhone ile başlattığı dokunmatik ekran devrimi, telefon pazarını kökten değiştirdi. Ancak Nokia, başlangıçta bu teknolojinin önemini kavrayamadı ve dokunmatik ekranın yaygınlaşmasının zaman alacağını düşündü. Geliştirdiği dokunmatik ekranlı modeller (örneğin Nokia 7710 ve XpressMusic serisi), Apple ve Samsung’un cihazlarıyla rekabet edebilecek kalitede değildi. Bu nedenle dokunmatik ekran trendinde Samsung, Apple gibi markalar hızla ön plana çıkarken, Nokia pazar payını kaybetmeye başladı.
İşletim Sistemi Seçiminde Yanlış Strateji
Nokia, uzun yıllar boyunca Symbian işletim sistemine bağlı kaldı. Oysa Symbian, 2000'lerin ortalarında günümüzün gereksinimlerine yanıt verememeye başlamıştı. Android ve iOS gibi kullanıcı dostu ve esnek işletim sistemleri piyasada hızla yayılırken, Nokia Symbian’ı geliştirmek için zaman ve kaynak harcadı. Nihayetinde, Microsoft ile Windows Mobile işletim sistemi için iş birliğine gitmeye çalıştı; ancak, bu hamle hem geç geldi hem de Windows Mobile ekosistemi henüz gelişmemişti. Bu dönemde tüketiciler, iOS ve Android’in sunduğu geniş uygulama desteğini tercih etmeye başlamıştı.
Yeniliklere Direnç ve Stratejik Hatalar
Nokia, telefon tasarımı ve yazılım konusunda yeniliklere karşı dirençli bir duruş sergiledi. Şirket, başarılı bir mobil cihaz üreticisi olarak görünse de aslında telekomünikasyon altyapı çözümleri sunan bir firmaydı ve bu durum Nokia’nın son kullanıcı teknolojisine geçiş sürecinde stratejik hatalar yapmasına neden oldu. Zamanla, kullanıcı beklentilerini karşılayamayan Nokia, önce pazar payını kaybetti ve nihayetinde Microsoft’a satıldı. Microsoft ile yapılan iş birliği de beklenen etkiyi yaratmadı ve Nokia, sonrasında HMD Global çatısı altında yeniden pazara dönmesine rağmen eski gücünü kaybetmiş bir şekilde yoluna devam etti.