Çiğ süt, pastörize edilmemiş ve doğrudan hayvandan elde edilen bir besindir. Bazı kişiler pastörizasyonun sütün doğal yapısını bozduğunu ve besin değerini düşürdüğünü düşünerek çiğ süt tüketmeyi tercih ediyorlar. Fakat bu tercih, beraberinde ciddi sağlık risklerini de getiriyor. 

Çiğ süt, inek, koyun, keçi veya diğer hayvanlardan elde edilen ve hiçbir ısıl işlem görmemiş süttür. Pastörizasyon işlemi, sütün ısıtılarak zararlı bakterilerden arındırılmasını sağlar. Bu işlem, sütü daha güvenli hale getirir ve bozulmasını geciktirir. Ancak, bazı kişiler pastörizasyonun sütün doğal yapısını bozduğunu ve besin değerini düşürdüğünü düşünerek çiğ süt tüketmeyi tercih ediyorlar. Ne var ki, bu tercih ciddi sağlık risklerini de beraberinde getiriyor. 

Trabzon'da Sele Kapılan Kayıp Kişi Hala Aranıyor Trabzon'da Sele Kapılan Kayıp Kişi Hala Aranıyor

Çiğ süt tüketiminin en büyük riski, zararlı bakterilere maruz kalmaktır. Bu bakteriler ciddi gıda zehirlenmelerine yol açabilir. Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, hamile kadınlar, yaşlılar ve küçük çocuklar için bu riskler daha da büyüktür. Çiğ süt tüketimi bu gruplarda ciddi hastalıklara, hatta ölümcül enfeksiyonlara neden olabilir. 

Çiğ sütle bulaşan Listeria bakterisi özellikle hamile kadınlar için büyük bir tehlike arz eder. Listeria enfeksiyonu düşüklere, ölü doğuma veya yenidoğanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. E. coli bakterisi ise şiddetli ishal, karın krampları ve böbrek yetmezliği gibi ağır sonuçlara neden olabilir. Salmonella ve Campylobacter ise yüksek ateş, karın ağrısı, ishal ve kusma gibi belirtilerle seyreden gıda zehirlenmelerine yol açar. 

Pastörizasyon işlemi, sütün içerdiği besin maddelerine zarar vermeden zararlı mikroorganizmaların yok edilmesini sağlar. Bu işlem, sütün güvenli tüketimini mümkün kılar ve raf ömrünü uzatır. Pastörize süt, çiğ süte kıyasla çok daha güvenlidir ve sağlık açısından risk taşımaz. 

Muhabir: Betül Demir