Kuru Cilt
Kuru ciltler adı üzerinde nemsiz ciltlerdir. Epidermisin, yani cildin en yüzeysel tabakasında uygun miktarda nem bulunmamasından cildin kuru olması durumudur. Bu tip ciltler pullanmaya, dökülmeye, kaşıntı ve lekelere oldukça açıktır. Kuru cilt kış aylarında kuru havaların etkisiyle daha belirgin hale gelir ve soğuk iklimlerde görülme oranı çok daha fazladır. Kuru cilde sahip bireylerin ciltlerinde su kaybını minimuma indirmek için boy/kilo oranına uygun miktarda su içmeleri oldukça önemlidir. Kuru cilt bakımında ise sebum üretimini artırmak amaçlı yağ bazlı temizleyiciler tercih edilirken, hyalüronik veya niasinamid asit içerikli yoğun nemlendiriciler kullanılmalıdır. Sanılanın aksine, fazla kuru cildin de akneye sebep olduğunu unutmayalım!
Yağlı Cilt
Yağlı cilt tipinde sebum üretimi oldukça fazladır. Genellikle bu tip cilde sahip olanların ciltlerinde çok fazla parlama meydana gelir. Cildin salgıladığı bu fazla yağ, normal olmayıp cildin asit koruma tabakasını inceltebilir. Bu nedenle yağlı ciltlerde gözenekler genişler, akne ve enfeksiyona meyillidir. Cildin normalden fazla yağlanmasının hormonal nedenleri olabilir. Bu nedenle hasta hem dermatolog hem de endokrinoloji uzmanına görünmelidir. Ayrıca fazla yağlı yiyecekler ve şekerli ürünler tüketmemeye de özen gösterilmelidir. Yağlı ciltler su bazlı temizleyicilerle yüzlerini temizlemeli ve su bazlı nemlendiriciler kullanmalıdır. Ayrıca cilt bakım rutinlerinde salisilik asit, AH/BHA gibi ürünleri de dahil ederek sebum üretimini dengeleyebilirler.
Karma Cilt
Karma ciltler kuru ve yağlı cilt tipini bir arada taşır. Genellikle alın, burun ve çene kısmı dediğimiz T bölgesi yağlıdır ve parlama yapar. Ayrıca bu bölgelerde lekelenme de görülür. Yanak kısımlarında ise kuru bir cilt tipi vardır. Hatta hassasiyet bile görülebilir. Karma cilt tipi günlük cilt bakımı rutinini çok sever ancak diğer cilt tiplerine göre daha fazla özen gerektirir. Çünkü yüzünüzün her bölgesi için farklı ürün kullanmanız gerekebilir. Karma cilde sahip kişiler, yağlı bölgelere su bazlı ürünler ve ona uygun asit içerikleri kullanmalıyken, kuru bölgelere ise yağ bazlı ürünler ve asitler kullanmalıdır.
Olgun Cilt
Yaşlandıkça cilt de eski canlılığını korumakta zorlanır. Yavaşlayan metabolizma ile cildin yenilenmesi yavaşlamaya, hücre yenilenme hızı düşmeye, yağ ve nem dengesi de bozulmaya başlar. Cildin su tutma kabiliyetinin azalmasıyla birlikte ciltte elastikiyet azalır ve bağ dokusu gevşer. Dolayısıyla yaşlanma belirtileri ile beraber retinol kullanımına dermatolog kontrolünde başlamak oldukça önemlidir. Nemlendirici kremler, anti aging dediğimiz yaşlanma karşıtı olarak tercih edilmelidir. Ve cildin elastikiyetini koruması için bol bol su içilmeli, zararlı alışkanlıklardan uzak durulmalıdır. Bunun yanı sıra sarkmaların önüne geçmek için yüz yogası gibi yöntemler oldukça önemlidir.
