Küresel bazda yaşanan çatışmalarla birlikte dünya adeta pimi çekilmiş bombaya döndü. Birçok kişi bu bombanın patlamasının 3. Dünya Savaşı’na yol açacağını düşünse de bazı ekonomistler bu savaşı bir ihtiyaç olarak görüyor.
3. Dünya Savaşına ilişkin birçok ülkeden kritik açıklamalar gelse de Türkiye için en kritik açıklamalardan biri Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan gelmişti. Fidan, 3. Dünya Savaşı riski var mı? sorusuna “Böyle bir risk var. Dünya, 3. Dünya Savaşı riskini ciddiye almalı. Biz bunu ciddiye alıyoruz” demişti.
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları ise çıkabilecek olası bir savaş için “birinci ve ikinci dünya savaşlarında olduğu gibi topyekûn bir risk var mı derseniz tabii ki bir ihtimal. Biz MSB olarak savunma ve güvenliğimize yönelik değerlendirmelerimizi yapıyor ve güncellenmesi gereken bütün planlarımızı yeni değerlendirmeler ışığında yapıyoruz. En hazırlıklı ülkelerden biri olduğumuzu da rahatlıkla söyleyebiliriz. TSK zaten dinamik bir ordu. Üçüncü dünya savaşı gibi karanlık bir tabloyu başta ülkemiz olmak üzere kimse istemez, ama Ordumuzun da her türlü senaryoya hazır olduğunu belirtmek gerekir” ifadelerini kullandı.
Bir büyük kriz ise Kuzey Kore ve Rusya arasındaki anlaşmadan doğuyor. Kuzey Kore, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in askeri birliklerini desteklemek için bir ay içinde Ukrayna'ya askeri personel gönderme sözü vermişti. Kuzey Kore’nin çok nadir görülen dış desteği, Putin'in geçen hafta Kuzey Kore'ye yaptığı ve neredeyse çeyrek asır sonra ilk kez gerçekleşen resmi ziyaretin ardından gelmişti.
Rusya ve Kuzey Kore arasında yapılan anlaşmada"silahlı bir işgal nedeniyle savaş durumuna düşülmesi" halinde taraflar elindeki tüm imkanlarla askeri ve diğer yardımları sağlamakla yükümlü kılıyor. Bu durumların her birinde ise 3. Dünya Savaşı riskinin arttığı gözlenmektedir.
İsrail’in Filistin’e uyguladığı soykırım ise yine bir 3. Dünya Savaşı tehlikesi doğuruyor. Saldırıların bir türlü durmaması, iki ülke etrafındaki kutuplaşmanın artması tehlikenin şiddetini arttırıyor. Öte yandan Hizbullah’ın da İsrail’e saldırması bekleniyor.
Savaşa ilişkin bir açıklama da ABD’li başkanlardan gelmişti. Trump, Biden'ı dünyayı yeni bir dünya savaşının eşiğine getirmekle suçlayarak “Bizi 3. Dünya Savaşı'na sürükleyecek ve biz 3. Dünya Savaşı'na herkesin hayal edemeyeceği kadar yakınız” dedi.
Biden ise bu suçlamaya, "3. Dünya Savaşı'nı istiyorsanız bırakın o kazansın" diyerek karşılık vererek NATO sözleşmesinin, üye ülkeleri saldırıya uğramaları durumunda birbirlerini savunmaya zorlayan 5. maddesini hatırlattı ve “Putin'in devam etmesine ve Kiev'i almasına izin verin. O zaman bir savaş meydana gelir” dedi.
Rusya-Ukrayna cephesinde ise gerilim devam ediyor. Çatışmalar ve uluslararası arenadaki manevralar yoğunlaştı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçtiğimiz hafta “Rusya dünyadaki güç dengesini korumak için nükleer cephaneliğini geliştirecek” açıklaması yapmıştı. Rusya'nın en üst düzey nükleer denizaltısı K-561 Kazan, ay başında Küba’ya gitmiş ve tatbikat yapmıştı.
Fakat bazı ekonomistler ve tezler dünyanın bir savaşa ihtiyacı olduğunu da savunuyor. 2008 yılından beri birçok tezde bir savaşın ihtiyacından bahsedilmektedir. Ekonomilerin kitlendiği ve büyüme konusunda sıkıntıların yaşandığı, gelir konusunda bir sabitlenme olduğu ve artışların olmadığı bu sebeple de büyük bir savaşa ihtiyaç olduğu yazılmaktadır.