Hilâl Taktiği, Kurt Kapanı veya Turan Taktiği

Düşmanı çevreleyerek, yok etmeyi amaçlayan askeri taktiktir. Orta Asya ilk Türk devletlerinden Osmanlı Devletine kadar sıklıkla uygulanmıştır.

Bu taktik en çok meydan savaşlarında etkiliydi ve iki aşamalı olarak uygulanırdı:

-Sahte Ricat (Geri Çekilme)
-Pusu ve İmha

Ordu, savaş anında merkez, sağ ve sol olmak üzere üç kısma ayrılırdı. Merkez kuvvetleri düşmana saldırır, bir süre sonra saldıran bu kuvvetler, kaçar gibi geri çekilirdi. Böylece geri çekilen askerlerin peşinden gelen düşman, ordunun sağ ve sol kısmı tarafından pusu kurulan yere çekilir, daha sonra çember içine alınarak imha edilirdi.

Yapılması oldukça zor olmakla birlikte kesin sonuç vermesiyle bilinen ve Türk ordularının en çok uyguladığı bu taktik sayesinde az kuvvetlerle yüksek sayılı düşmanlar defalarca yenilebilmiştir.

Bu savaş stratejisini tarihte en iyi şekilde uygulamış komutanlar Malazgirt Meydan Muharebesi'nde Alp Arslan ve Mohaç Meydan Muharebesi'nde Kanuni Sultan Süleyman'dır.

Sad Taarruz Planı (ص)

Arapçadaki SAD (ص) harfinin yazım şekliden uyarlanarak hazırlanan savaş taktiğidir.

Sad harfinin sol tarafında açık kalan ve yukarı doğru kıvrılan kuyruk kısmında süvariler yer alır.

Sad’ın ortasında bulunan ve yukarı doğru kıvrılan çentikte ise düşman cephesini yarmakla görevli birlikler bulunur.

Sad harfinin sağ tarafını oluşturan ve sola doğru kapanan kısmında yer alan birlikler de düşmanının etrafını sarar ve kaçacak yeri kalmayan düşmanı yok eder.

Dünya savaş tarihinde Sad Taarruz Planının en iyi uygulandığı savaş, Büyük Taarruz'dur.

“Hattı Müdafaa Yoktur, Sathı Müdafaa Vardır” Taktiği

Mustafa Kemal Atatürk’ün Sakarya Savaşı’nda uyguladığı bu savaş taktiği, Dünya Savaş Literatürüne de girmiştir.

"Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır " sözünden gelen bu savunma taktiği, hat (sınır) yerine satıh (alan) koruma üzerinedir. Ancak unutulmamalıdır ki o alan bütün Vatan'dır. Bu bağlamda küçük, büyük hiçbir askeri birlik mutlak olarak çekilmeyecek ve imkanını bulduğu an yeniden taarruza geçecektir.

Yani yanındaki birlik çekilse dahi diğer birlikler mevziisini sonuna kadar koruyacak. Çekilen birlik ise bulduğu ilk alanda yeniden mevzilenecek.

Bu taktik, Türklerin bir nevi ‘Son Savunma Taktiği’ olarak da kabul edilir.

Yarım Çark Taktiği veya Bozkır Taktiği

Yarım çark taktiği bir nevi av ritüelidir. Çünkü düşman ile hiç temas kurmadan kendine doğru çekerek döngüler halinde ön saflarda duran düşmanı ok ile avlamaya dayanır.

Yarım Çark Taktiğinde, düşman kuvvetler ile göğüs göğüse bir çarpışma yaşanmaz.

İlk ne zaman ve hangi savaşta kullanıldığı hakkında kesin bilgi yoktur; ancak Hun, Göktürk, Uygur, Karahanlı, Gazneli, Selçuklu gibi birçok Türk orduları tarafından kullanılmıştır.

Kurtcebe Taktiği

Türkler tarafından ilk olarak Rus ordularına karşı kullanılmıştır.

Kurtcebe taktiği genellikle düşman güçlü bir konumdayken kullanılıyordu. Türk ordusu, güçlü düşman ordusuna karşı ufaklı gruplara ayrılarak dağılır. Bunu gören düşman ordusu safını uzatır ve düzensizleştirir.

Düşman saflarını açtıktan sonra Türk ordusu tekrar birleşir ve düşmana saldırır. Düşman kuvvetlerinin taktik ve düzeninin bozar ve düşmanı şaşkına uğratır.

Bu taktik sayesinde Türk ordusu savaşın taktiksel hakimiyetini ele geçirir ve şaşkına uğrayan düşman üzerinde üstünlük elde ederdi.

Gece Baskınları, Keşif ve Yıpratma Savaşları

Gece baskını taktiğini en iyi şekilde açıklayan isim İran asıllı elçi Humeyd’dir. İran asıllı elçi, "Harpte ilk hücumu Türkler yapar, baskın yapar, düşmanı gafil avlarlar, hızlı yürürler ve gece seferlerinde sabrederler, istediklerini yakalar, fakat kimseye yakalanmazlar. Düşmana yağma ve baskın yapmakta son derece mahirdirler" sözleri ile gece baskını taktiğini açıklamıştır.

Türk ordusu ayrıca büyük savaştan önce hızlı atlı birliklerle düşmana saldırır, bu sırada korkutucu naralar atar ve aynı zamanda keşif çalışmaları yapardı. Düşman moral olarak çökene kadar bu akınlara devam ederdi.

Ayrıca gittikleri yerlere kendileri ile ilgili korkutucu hikayeler yayar ve psikolojik üstünlük sağlarlardı. Böylece büyük savaş için üstünlük sağlanırdı.