Geleneksel yöntemlerle doğal taşları işleyen ve gümüşe zarafet katan Peltek, mesleğini büyük bir tutkuyla sürdürüyor.
"Her Taşın Bir Ruhu Vardır"
Remzi Peltek, doğal taşların enerjisine inanan bir zanaatkâr. Taşların ve gümüşün birleşiminden ortaya çıkan eserlerin her birinin kendine has bir hikâyesi olduğunu söylüyor. Peltek, "Her taşın bir ruhu vardır ve ben o ruhu ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Gümüşle birleşen bu taşlar, adeta birer sanat eserine dönüşüyor. Her bir taşın hikâyesini keşfetmek ve onu en iyi şekilde ortaya koymak benim en büyük tutkum" diyor.
"Teknoloji Hızlı, Ama El Emeği Özel"
Günümüzde teknolojinin hâkimiyetine rağmen, Remzi Peltek geleneksel yöntemleri tercih ediyor. Teknolojinin getirdiği kolaylıkları kullanmak yerine, el emeğine dayalı çalışmalarıyla fark yaratıyor. Peltek, "Teknoloji her şeyi hızlandırıyor ama ben hızdan çok, emeğin ve sabrın değerine inanıyorum. El işçiliği ile yapılan her bir parça, bir hikâye taşır. Her bir üründe emeğin, sabrın ve yaratıcılığın izleri vardır. Bu da onları benzersiz kılar" diye belirtiyor.
"Bu İş Zor ama Sonuçlar Her Şeye Değer"
Zanaatının devamlılığı için karşılaştığı zorluklara rağmen, Remzi Peltek mesleğini sürdürmekten ve geleneksel yöntemleri yaşatmaktan vazgeçmiyor. Onun azmi ve kararlılığı, genç nesillere ilham veriyor ve doğal taşlar ile gümüş işçiliğinin değerini bir kez daha ortaya koyuyor. Peltek, "Bu iş zor ve sabır gerektirir ama sonuçları her şeye değer. Eserlerimi gören insanların gözlerindeki hayranlık, tüm yorgunluğumu unutturuyor. Her gün atölyemde çalışmak benim için bir terapi gibi. Doğal taşların enerjisi ve gümüşün zarafeti, beni her zaman motive ediyor. Zorluklara rağmen, bu sanatı yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak benim için büyük bir onur" diye ifade ediyor.
"Kültürel Mirasımızı Koruma Sorumluluğumuz Var"
Remzi Peltek, sadece bir zanaatkâr değil, aynı zamanda kültürel mirasın da koruyucusu. Geleneksel sanatların modern dünyada nasıl yaşatılabileceğine dair önemli bir örnek teşkil eden Peltek, "Bu sanatı yaşatmak, kültürel mirasımızı korumak anlamına geliyor. Gelecek nesillerin de bu sanatı öğrenmesi ve devam ettirmesi için elimden geleni yapacağım. Kültürel mirasımızın bir parçası olan bu zanaatı yaşatmak, bizim için büyük bir sorumluluk. Bu sorumluluğu yerine getirmek için her gün çalışıyorum" diyor.
