NECMETTİN KURUCU
Pilin kapasitesi tükenene kadar iyonlar ileri geri hareket eder ve bazıları yol boyunca başka yöne yönlendirilir ve pil, herhangi bir şekilde kullanılamayacak kadar hızlı bir şekilde enerji kaybeder.
Ancak bu konuda iyi olan fizikçiler, diğer olağandışı olayların yanı sıra, zamanı büken tuhaf bir kuantum olgusundan yararlanarak, kullanışlı taşınabilir cihazlarda enerji depolamanın yeni yollarını hayal ediyorlar.
Akıllı telefonlar veya sensörler gibi düşük güçlü cihazlara yönelik mevcut piller, şarjı depolamak için genellikle lityum gibi kimyasallar kullanıyor, oysa kuantum pil, atom dizileri gibi mikroskobik parçacıklar kullanıyor.
Çin Mühendislik Fiziği Akademisi'nin bir parçası olan Pekin Hesaplamalı Bilim Araştırma Merkezi'nden fizikçi Gaoyan Zhu ve meslektaşlarıyla birlikte eş zamanlı şarj aşamalarına izin veren ve böylece enerjiyi artıran bir kuantum pil oluşturma fikrini test etti.
Araştırmacı fizikçi, "Kimyasal piller klasik fizik yasalarına tabi olsa da, mikroskobik parçacıklar doğası gereği kuantumdur, bu nedenle onları küçük ölçeklerde olup bitenlere ilişkin sezgisel fikirlerimizi bükecek ve hatta kıracak şekilde kullanmanın yollarını keşfetme şansımız var" diyor.
Chen, Zhu ve meslektaşları kesinlikle bir kuantum pilinin nasıl çalışabileceğini hayal eden ilk grup değiller, ancak fikirlerini aralıklı lazerler, lensler ve aynalarla dolu bir laboratuvar tezgahı kurulumunda deneysel olarak test ettiler.
2019'da Kanada merkezli araştırmacılardan oluşan bir ekip, şarjını asla kaybetmeyen bir kuantum pilin planını hazırladı. Hala tamamen teorik olan fikirleri farklı bir kuantum mekanizmasına dayanıyor. Kuantum bileşenlerini, malzemenin çevresiyle etkileşime giremeyeceği veya çevresine enerji kaybedemeyeceği bir 'karanlık duruma' çekmeyi içeren bir mekanizma olduğu belirtildi.
Zhu ve meslektaşlarının yaklaşımı, süperpozisyon olarak bilinen kuantum hesaplama için yaygın olarak hatırlanan ve parçacıkların, ölçüldükleri ana kadar olası durumların telaşı içinde var olduğu bir kuantum olgusunu takip ediyor.
Araştırmacılar yakın zamanda bu olasılıkların örtüşmesinin aynı zamanda zamanın doğal düzenine de zarar verdiğini gösterdi.
