ABD ekonomisinin yılın ikinci çeyreğinde beklentilerle uyumlu olarak yüzde 3 oranında büyümesi, küresel piyasalarda olumlu bir ivmeye yol açtı. Ekonominin güçlü performansı, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) enflasyonla mücadelede “yumuşak iniş” stratejisini başarıyla uygulayabileceği ve ekonomiye ciddi bir zarar vermeyeceği beklentisini artırdı.
Enflasyonun küresel anlamda nasıl şekilleneceği ve resesyona yol açıp açmayacağına dair endişeler sürse de son açıklanan ekonomik veriler bu kaygıları hafifletiyor. Yatırımcılar gözlerini Fed’in gelecekte atacağı adımlara çevirmişken, bugün açıklanacak çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi dikkatle takip ediliyor. Bu veri, Fed’in enflasyonu nasıl değerlendireceğine dair önemli ipuçları sunacak.
ABD'de dün açıklanan verilere göre, ekonomi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3 büyüdü. Kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi yüzde 2,5 artış gösterirken, enerji ve gıda harcamaları dışındaki çekirdek kişisel tüketim harcamaları yüzde 2,8 oranında sabit kaldı.
Ayrıca, işsizlik maaşı başvuruları geçen hafta 218 bine geriledi ve beklentilerin altında kaldı. Analistlere göre, bu düşüş işten çıkarmaların sınırlı kalmaya devam ettiğini ve işgücü piyasasının gücünü koruduğunu gösteriyor. Bu gelişme, iş gücü piyasasına dair endişeleri bir nebze hafifletebilir.
Fed yetkililerinin açıklamaları da yakından izleniyor. Dün Fed Başkanı Jerome Powell, para politikasına dair bir yorum yapmaktan kaçınırken, Fed Yönetim Kurulu Üyesi Lisa Cook, bankanın 50 baz puanlık faiz indirimini desteklediğini belirtti. Cook, "Politika adımlarını, ekonomik görünümü ve risk dengesini yakından takip etmeye devam edeceğim" dedi.
Makroekonomik verilerin resesyon endişelerini azaltmasının ardından, Fed'in Kasım ayında 50 baz puan faiz indirimi yapma olasılığı yüzde 50’ye düşse de beklentiler halen güçlü. Bununla birlikte, yıl sonuna kadar 75 baz puanlık bir faiz indirimi yapılacağına dair piyasa tahminleri yüzde 88 oranında fiyatlanıyor.
Kurumsal cephede ise, Micron Technology’nin gelecek çeyrek için beklenenden yüksek gelir tahmini yapması şirketin hisselerinin yüzde 14,7 oranında değer kazanmasına neden oldu. Analistler, yapay zeka teknolojilerine yönelik çip talebinin bu yükselişi tetiklediğini ve sektör için iyimser beklentileri artırdığını ifade etti.
Öte yandan, Meksika Merkez Bankası politika faizini 25 baz puan indirerek yüzde 10,50’ye çekti. ABD 10 yıllık tahvil faizleri yüzde 3,80 seviyesinde seyrederken, dolar endeksi 100,8'de dengelendi. Altının ons fiyatı 2.685,61 dolara çıkarak zirve yaparken, şu sıralar 2.664 dolardan işlem görüyor. Gümüş ise Ocak 2013’ten bu yana en yüksek seviyesini gördü ve 31,9 dolar seviyelerinde.
Brent petrol fiyatı, dün yüzde 2,9 düşüşle 70,9 dolara geriledi ve bu düşüş bugün de devam ederek 70,8 dolara kadar indi. ABD'de borsalar ise günü artışla tamamladı. Dow Jones endeksi yüzde 0,62, S&P 500 endeksi yüzde 0,40 ve Nasdaq yüzde 0,60 yükseldi. S&P 500 endeksi tarihinin en yüksek kapanışını yaptı.
Avrupa piyasalarında da benzer şekilde yükseliş gözlendi. Ancak Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) parasal gevşeme hızına yönelik belirsizlikler sürüyor. ECB Başkanı Christine Lagarde, yapay zeka teknolojilerinin potansiyel riskler taşıdığını belirtirken, Yönetim Kurulu Üyesi Isabel Schnabel, ekonomik yavaşlamanın işaretlerine rağmen piyasaların dirençli kaldığını söyledi.
Asya tarafında, Çin Merkez Bankası zorunlu karşılık oranlarını yüzde 0,5 azaltacağını açıkladı. Bu karar, Çin ekonomisinin büyüme hedeflerine ulaşma çabalarına destek sağladı. Japonya’da ise TÜFE beklentiler doğrultusunda yüzde 2,2 artış gösterdi.
Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi dün yüzde 0,62 düşüşle 9.829,19 puandan kapanırken, dolar/TL kuru 34,1522 seviyesinden günü tamamladı.