Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Mehmet Yılmaz, madencilik sektörünün 2023 yılında 6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini, ancak 2024 itibarıyla henüz 4,4 milyar dolara ulaştıklarını belirterek, yıl sonuna kadar geçen yılki rakamları aşmayı umduklarını ifade etti. Yılmaz, madencilikten elde edilen gelirlerin Türkiye’nin dış ticaret açığını kapatmada kritik bir rol oynayabileceğini vurguladı.

Türkiye’nin Yer Altı Maden Potansiyeli

Yılmaz, Türkiye’nin 3,5 trilyon dolarlık yer altı maden potansiyeline sahip olduğunu belirtti. Bu potansiyelin etkin bir şekilde kullanılmasıyla dış ticaretteki açığın azaltılabileceğini dile getiren Yılmaz, "Madencilikten gelen gelirler, ülkemizin dış ticaret dengesini olumlu yönde etkileyebilir." dedi. Altın fiyatlarının son dönemde önemli bir artış gösterdiğini kaydeden Yılmaz, "Geçen yıl altının ons fiyatı 1900 dolar civarındayken, bu yıl 2 bin 790 dolara yükseldi. Bu durum, altın ithalatının artmasına neden olarak dış ticaret açığımızı daha da büyütebilir." ifadelerini kullandı.

Sürdürülebilir Madencilik Vurgusu

Sürdürülebilir madenciliğin önemine dikkat çeken Yılmaz, insan ve çevre güvenliğini ön planda tutarak daha fazla üretim yapmaları gerektiğini belirtti. "İnsanı ve çevreyi önceleyerek, finansal yükümlülüklerimizi yerine getirerek sürdürülebilir madencilik yapmalıyız." diyen Yılmaz, bu yaklaşımın sektörün geleceği için hayati öneme sahip olduğunu vurguladı.

Fed: ABD'nin Mali Borcu Finansal İstikrar için En Büyük Risk Fed: ABD'nin Mali Borcu Finansal İstikrar için En Büyük Risk

Yılmaz, Türkiye’nin kritik mineraller konusunda daha fazla çalışma yapması gerektiğini ifade ederek, yeşil dönüşüm için nikel, kobalt, lityum ve grafit gibi minerallere olan talebin artacağını belirtti ve "Yeşil dönüşümde bugünkünden 6 ila 9 kat daha fazla madencilik yapmak zorunda kalacağız." dedi.

Mevzuat Sorunları ve Çözüm Önerileri

Yılmaz, madencilikte yaşanan sorunların çoğunun mevzuat engellerinden kaynaklandığını ve bu engellerin diyalog ve işbirliği ile aşılabileceğini vurguladı. Yılmaz, "Sektör, birçok bakanlık ve yönetmelik ile sınırlı. Mevzuat engellerinin aşılması için istişare edilmesi gerekiyor." diyerek, çevresel endişeleri de göz önünde bulundurarak çözümler üretmenin önemine dikkat çekti.

Özellikle çevresel endişelerden etkilenen madencilik sektörünün önündeki engellerin bazı mevzuatlar ve diyalogla çözülebileceğini ifade eden Yılmaz, "Mevzuat engelleri bizim önümüzde duran çok önemli konulardan bir tanesi. Orman yönetmeliğiyle ilgili bir düzenleme yayımlandı. İstişareyle çözülmeyecek hiçbir problem yok." şeklinde konuştu.

Sektörün Stratejik Önemi Nedir?

Yılmaz, madenciliğin ülke menfaatleri açısından siyaset üstü bir konu olduğunu belirterek, "Madencilik yapmadan, deprem gibi acil durumlarda ihtiyaç duyulan malzemeleri üretemeyiz. Madencilik, insan yaşamının vazgeçilmez bir parçasıdır." ifadelerini kullandı. "Maden olmasa insanın yaşamı hiç kolay olmayacaktır. Madenciler, doğal afetlerde insanların yardımına koşan ilk gruptur." diyerek, madencilik sektörünün toplum için sağladığı faydaları vurguladı.

Yılmaz, madenciliğin Türkiye ekonomisi için stratejik bir sektör olduğunu ve bu sektördeki gelişmelerin ülkenin ekonomik geleceği üzerinde önemli bir etki yaratacağını vurgulayarak, sürdürülebilir bir madencilik anlayışı ile ilerlemenin gerekliliğine dikkat çekti.

Kaynak: AA