Rett sendromu, yaygın gelişimsel bozukluklardan birisi olarak sınıflandırılan, , özellikle kız çocuklarında görülen, otistik sorunların ön planda olduğu genetik bir hastalıktır. Genellikle 6 ile 18 aylık bebekler arasında belirtiler göstermeye başlıyor. İlk altı ay boyunca normal gelişim gösteren bebekler, daha sonra motor ve konuşma becerilerinde belirgin bir gerileme yaşayabilir.

Rett Sendromu, çocuklarda el becerilerinin kaybı, dil becerilerinde gerileme, sosyal etkileşimde azalma ve stereotipik hareketler gibi belirgin özelliklere sahiptir. Bu durum, çocukların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkiliyor ve aileleri zorlu bir sürecin içine itiyor. 

Sendromun özellikleri itibariyle spesifik bir tedavisi bulunmuyor. Ancak semptomların hafifletilmesi için çeşitli terapiler uygulanabiliyor. Bu terapiler arasında nöbetleri kontrol altına almak için ilaç, motor becerilerin ve iletişim yeteneklerinin geliştirilmesine yardımcı olan fizik tedavi ve konuşma terapisi yer alıyor. 

Ancak, son yıllarda yapılan araştırmalar ve tıp alanındaki gelişmeler, Rett Sendromu'na ilişkin umut verici bir tablo çiziyor. Gen terapisi ve benzeri yenilikçi tedavi yöntemleri, Rett Sendromu'na sahip çocukların yaşam kalitesini artırmak ve belirtileri hafifletmek adına önemli bir adım olarak kabul ediliyor.

Uzmanlar, erken tanı ve müdahalenin, Rett Sendromu'na sahip çocukların gelecekteki yaşamlarını olumlu yönde etkileyebileceğini belirtiyor.

Bazı Yara İzleri Neden Kalıcıdır? Bazı Yara İzleri Neden Kalıcıdır?

Bu süreçte sendromlu bireylerin ve ailelerinin uzman sağlık profesyonelleri ile işbirliği yaparak bireysel bir tedavi planı oluşturmaları oldukça önemlidir.

Kaynak: AA