Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2024’ün ikinci çeyreğine ait "Finansal Hesaplar Raporu"nu yayımladı.
Rapora göre, yurt içindeki yerleşik sektörlerin toplam finansal varlıkları 106 trilyon lira, yükümlülükleri ise 116 trilyon lira olarak belirlendi.
Bu dönemde, Türkiye ekonomisinin net finansal pozisyon açığının Gayri Safi Yurt İçi Hasıla’ya (GSYH) oranı, bir önceki çeyreğe kıyasla 2,5 puan azalarak yüzde 29,2 seviyesine geriledi. Sektörlerin net finansal işlemleri incelendiğinde, bir önceki çeyrekte GSYH’nin yüzde 4,8’i oranında net borç alan toplam ekonomi, bu çeyrekte GSYH’nin sadece yüzde 0,08’i kadar net borçlanma gerçekleştirdi.
Yurt içi ekonomik sektörel finansal bilançolar incelendiğinde, toplam ekonominin borçlu bir pozisyonda olduğu gözlemleniyor. Hane halkı ve dünya genelindeki diğer sektörler, yurt içindeki diğer sektörlerden alacaklı durumda bulunurken, finansal olmayan kuruluşlar ve genel yönetim, diğer sektörlere borçlu konumda. Ayrıca, finansal kuruluşlar, finansal aracılık işlevi nedeniyle dengeli bir net finansal pozisyon oluşturmayı başardı.
Hane halkı finansal varlıkları arasında, para ve mevduat kalemi yaklaşık yüzde 60’lık payla dikkat çekerken, yükümlülüklerin büyük bir kısmı kredilerden oluşuyor. Finansal olmayan kuruluşların varlıkları ve yükümlülükleri içinde ise, firmalar arasındaki ticari işlemlerden kaynaklanan diğer alacaklar ve diğer borçlar kalemleri sırasıyla yüzde 61 ve yüzde 46’lık payla belirleyici oldu.
Diğer ülkelerle kıyaslandığında, Türkiye’de yerleşik sektörlerin toplam borçluluk oranlarının düşük seviyelerde olduğu görülüyor. 2024’ün ikinci çeyreğinde, kredi ve borçlanma senetleri niteliğindeki toplam borcun GSYH’ye oranı yüzde 96 olarak kaydedildi ve bir önceki çeyreğe göre düşüş gösterdi.
