Uçuş türbülansı, uçağın havadayken ani ve düzensiz hava hareketleri sonucunda birdenbire sarsılması olayıdır. Bu durum genelde rüzgarın yön ve hızındaki ani değişimlerden, hava sıcaklığı farklarından veya atmosferik olaylardan kaynaklanabilmektedir. Hava akımlarının düzensizliği nedeniyle oluşan türbülansların birçok türü ve oluşum şekli vardır.
Türbülans, uçaklarda rahatsız edici sarsıntılara yol açsa da modern hava taşıtları türbülansa dayanıklı şekilde tasarlanmıştır ve genellikle ciddi bir tehlike oluşturmaz. Genel olarak uçuş güvenliği açısından ciddi bir risk oluşturmayan uçuş türbülanslarını en aza indirmek adına pilotlar çeşitli önlemler alır. Ancak çok şiddetli türbülanslar, uçaklarda hasara veya yaralanmalara neden olabilir. Pilotlar genellikle radar sistemleri ve hava raporları sayesinde türbülanslı bölgelerden kaçınmaya çalışır.
Uçuş Türbülansı Türleri ve Oluşum Nedenleri
Hava akımlarının ani ve düzensiz hareketlerinden kaynaklanan uçuş türbülansının farklı türleri ve oluşum nedenleri şunlardır:
Açık Hava Türbülansı (Clear Air Turbulence-CAT): Bu türbülans türü görünmezdir ve genellikle bulutsuz gökyüzünde meydana gelir. Jet akımları ve hava kütleleri arasındaki sıcaklık ve basınç farkları sebebiyle oluşan bu türbülans çeşidi, ani ve beklenmedik olabilir ve pilotlar tarafından önceden fark edilmesi zordur.
Termal Türbülans (Konvektif Türbülans): Genel olarak güneşli günlerde kara yüzeyinin ısınmasıyla oluşan bu türbülans türü, sıcak havanın yükselmesi ve soğuk havanın aşağı inmesi sonucu meydana gelir. Daha çok küçük uçakları etkiler ve büyük yolcu uçakları için yalnızca hafif sarsıntılar oluşturur.
Dağ Dalga Türbülansı: Bu türbülans türü uçakların dağların üzerinde veya yakınından uçtuğu esnada hissedilir. Rüzgarın dağlar üzerinden geçerken dalgalanma oluşturması sebebiyle oluşan bu türbülans çeşidi, güçlü sarsıntılar meydana getirebilir ve pilotlar bu bölgelere yaklaşırken genelde önlemler alır.
Fırtına Türbülansı: Çoğunlukla gök gürültülü fırtınaların görüldüğü kümülonimbus bulutlarının içinde veya çevresinde oluşan bu türbülans, şiddetli rüzgarlar, yağış ve hava basıncındaki ani değişimlerden kaynaklanır. Güçlü ve tehlikeli olabildiği için pilotlar fırtınalı bölgelerden kaçınmaya çalışır.
Cephe Türbülansı: Sıcak ve soğuk hava kütlelerinin çarpıştığı bölgelerde meydana gelen cephe türbülansı, soğuk ve sıcak cephelerin karşılaşması sonucu ani hava değişiklikleriyle oluşur. Bu türbülans türü genel olarak orta şiddettedir ve geniş alanları etkileyebilir.
Uçak İz Türbülansı (Wake Turbulence): Büyük uçakların arkasında oluşan girdaplı hava akımlarıdır ve uçak kanatlarının kaldırma kuvveti oluşturması sırasında hava akışının bozulması sonucu meydana gelir. Küçük uçaklar için tehlikeli olan bu türbülans türünde hava trafik kontrolü tarafından iniş ve kalkış esnasında uçaklara belli bir mesafe bırakmaları önerilmektedir.
Türbülansın Uçaklara ve Yolculara Etkileri
Türbülans, uçaklarda genellikle sarsılma ve ani irtifa değişimleri oluşturur. Şiddetli türbülans sırasında yolcular ve mürettebat dengesini kaybedebilirken kabin içindeki eşyalar da yer değiştirebilir ya da düşebilir. Türbülansa giren uçakta seyir konforunun azalabilir ve bu durum bazı yolcular için korkutucu olabilir fakat günümüzde modern uçaklar türbülansa dayanıklı şekilde tasarlanmaktadır. Artık çoğu türbülans uçağın ve yolcuların güvenliğini ciddi şekilde tehdit etmemektedir.
Pilotlar Türbülansla Nasıl Başa Çıkar?
Pilotlar ve hava trafik kontrol merkezleri, türbülansın etkisini azaltmak için hava durumu raporlarını takip ederek türbülanslı bölgelerden kaçınmaya çalışmaktadır. Bunun yanında uçuş stabilitesini artırmak adına otopilot sistemleri kullanılmaktadır. Uçuş esnasında şiddetli türbülans tespit edildiğinde rotayı değiştirmek de kriz anında işe yarayan bir yöntem olabilmektedir. Ayrıca pilotlar türbülans alarmı verildiğinde yolcuların ve mürettebatın kemerlerini takmasını sağlayarak bu durumla daha kolay başa çıkabilmektedir.