Yeme bağımlılığı, sadece açlıkla değil, duygusal ve psikolojik durumlarla da tetiklenen bir sorundur. Bu durum, obezite, kalp hastalıkları ve diyabet gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Ayrıca depresyon, kaygı gibi psikolojik rahatsızlıkları da beraberinde getirebilir. Tedavi sürecinde profesyonel yardım gerekebilir.
Yeme Bağımlılığı Sağlığı Tehdit Ediyor
Günümüzde fark edilmeyen önemli sağlık sorunlarından biri olan yeme bağımlılığı, hem fiziksel hem de psikolojik açıdan kişileri olumsuz etkileyebiliyor. Diyetisyen Şevval Işıklı, yeme bağımlılığının yalnızca açlıkla değil, duygusal ve psikolojik durumlarla da ilişkilendirildiğini belirtiyor. Bu durum, kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir.
Yüksek Tansiyon ve Kalp Hastalıkları Riski
Yeme bağımlılığının fiziksel etkileri oldukça geniş bir yelpazeye yayılabiliyor. Şevval Işıklı, yeme bağımlılığının obezite, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları ve diyabet gibi sağlık sorunlarına yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor. Ayrıca, bu durumun sindirim sistemi ve metabolizma üzerinde de olumsuz etkiler yaratabileceği ifade ediliyor.
Psikolojik Etkiler: Depresyon ve Kaygı
Yeme bağımlılığı yalnızca fiziksel değil, psikolojik sorunları da beraberinde getiriyor. Şevval Işıklı, bu durumun depresyon, kaygı, stres ve düşük benlik saygısı gibi psikolojik rahatsızlıklara zemin hazırlayabileceğini söylüyor. Bu tür psikolojik sorunlar, kişilerin yemek yeme davranışlarını artırarak bağımlılığını pekiştirebiliyor.
Yeme Bağımlılığından Korunma Yöntemleri
Diyetisyen Şevval Işıklı, yeme bağımlılığından korunmak ve bu soruna yönelik tedavi sürecini sağlıklı bir şekilde yönetmek için bazı önerilerde bulunuyor.
Sağlıklı atıştırmalıklar, mindful eating (farkındalıkla yeme) ve porsiyon kontrolü gibi basit yaşam tarzı değişikliklerinin yeme bağımlılığını önleyebileceğini vurgulayan Işıklı, ayrıca psikolojik destek almanın da önemini belirtiyor.