Yunanistan Mülteci Konseyi (ESP), ‘Avrupa Sınırlarında: Cezasız Geri İtme Uygulamaları’ başlığını taşıyan bir rapor hazırladı.
Söz konusu raporda, Yunanistan'ın ‘geri itme’ uygulamaları değerlendirildi.
Mağdurların ifadeleri ve ulaşılan kanıtlara dayanan raporda, Yunanistan'ın mültecileri Türkiye'ye geri itme uygulamasının "organize bir devlet politikası olduğu" belirtildi.
Çalışmada, bu eylemlere yönelik cezai soruşturmaların yetersizliği sebebiyle suçluların cezasız kaldığı vurgulandı.
Göçmenler Yasa Dışı Bir Şekilde Gözaltına Alınıyor
Yunan güvenlik bürokrasisinin düzensiz göçmenleri belirleyip yasa dışı şekilde gözaltına aldığı ve sonrasında geri itme operasyonları gerçekleştirdiği bildirilen raporda, bu operasyonlarda devlet kaynaklarının kullanılıyor olmasına dikkat çekildi.
Şiddet Görüyorlar ve Kişisel Eşyalarına El Konuyor
Raporda, mültecilerin gözaltına alındıktan sonra şiddet gördüğü, kişisel eşyalarına el konulduğu, insanlık dışı şartlarda tutuldukları, fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldıkları aktarıldı.
Geri itme operasyonlarında zaman zaman sivillerden oluşan ‘yardımcı’ grupların da yer aldığı ve Yunan yetkililerin talimatları doğrultusunda hareket ettikleri kaydedilen raporda, mülteci çocukların da bu süreçte şiddet ve kötü muameleye uğradığı kaydedildi.
Raporda, geri itme uygulamalarıyla ilgili sayısız somut kanıt ve mağdur ifadelerine karşın yargıya taşınmadığını ve güvenlik güçleri hakkında cezai soruşturma başlatılmadığı ifade edildi.
Yunanistan'daki geri itme uygulamalarının sadece ülkenin değil, AB’nin genel sınır politikalarının bir parçası olduğuna işaret edilen raporda, AB ve üye devletlere yönelik şu tavsiyeler sıralandı:
"Güvenli ve yasal göç yolları oluşturulmalı. AB fonlarının, insan haklarına saygılı bir şekilde denetlenmesi sağlanmalı. Geri itmelerle ilgili bağımsız ve etkin soruşturmalar yapılmalı. Göçmenlerin haklarını koruyacak şeffaf mekanizmalar oluşturulmalı."