Almanya'da işsiz sayısı, ekonomik durgunluğun etkisiyle mart ayında beklenenden daha fazla artış gösterdi. Ülkede işsizler, bir önceki aya göre 26 bin kişi artarak 2,92 milyona ulaştı. Bu yükseliş, Ekim 2024'ten bu yana kaydedilen en hızlı artış olarak dikkat çekti. Piyasa beklentileri, işsiz sayısında yalnızca 10 bin kişilik bir artış öngörüyordu.
Almanya Federal İş Ajansı (BA) tarafından açıklanan verilere göre, işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine kıyasla 198 bin kişi arttı. Mevsimsellikten arındırılmış işsizlik oranı ise yüzde 6,2’den yüzde 6,3’e çıktı.
Mevsimsellikten arındırılmamış verilerde ise mart ayında işsiz sayısı 22 bin kişi azalarak 2 milyon 967 bine geriledi. İşsizlik oranı yüzde 6,4 olarak kaydedildi. Ayrıca, şirketlerin boş pozisyon sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre 64 bin azalarak 643 bine düştü.
İşsizlikte Artış Sürecek
Ekonomik durgunluğun devam etmesi nedeniyle işsizliğin önümüzdeki aylarda da yükselmesi bekleniyor. Tahminlere göre, işsiz sayısının 3 milyon eşiğini aşarak son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaşması olası görünüyor.
Ekonomik Durgunluk Bahar Toparlanmasını Yavaşlatıyor
Federal İş Ajansı Başkanı Andrea Nahles, iş gücü piyasasında her yıl bahar aylarında yaşanan toparlanmanın bu yıl beklenenden yavaş gerçekleştiğine dikkat çekti. Nahles, "Mart ayı genellikle bahar toparlanmasının başlangıcı olarak görülür. Ancak bu yıl ekonomik durgunluk bu süreci ciddi şekilde yavaşlatıyor" ifadelerini kullandı.
Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) Genel Müdürü Achim Dercks ise iş gücü piyasasında kötüleşmenin sürdüğünü belirterek, "Özellikle sanayi sektöründe istihdam önemli ölçüde gerilemiş durumda. Son DIHK ekonomik anketi de bu düşüşün önümüzdeki aylarda devam edeceğini gösteriyor. Ekonomik zayıflık ve yapısal sorunlar, azalan iş ilanı sayısına da yansıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Dercks, bu durumun yakında kurulacak federal hükümet için önemli bir sınav olacağını vurgulayarak, "İstihdamda iyileşme için büyüme ve yatırımlarda bir dönüşüm gerekiyor" dedi.
Sanayi Sektöründe İşten Çıkarmalar Hız Kesmiyor
Ekonomik zorluklar, zayıf talep ve Çin'den gelen yoğun rekabet nedeniyle birçok Alman şirketi yeniden yapılanmaya gidiyor. Bu süreçte işe alımların durdurulması ya da işten çıkarmaların artması kaçınılmaz hale geliyor.
Alman Ekonomi Araştırma Enstitüsü (Ifo) tarafından yayımlanan raporda, sipariş azlığı ve ekonomik kriz nedeniyle sanayi sektöründe işten çıkarmaların sürdüğü belirtildi. Raporda, "Şirketler daha az yeni çalışan almayı planlıyor ve işten çıkarmalara devam ediyor" ifadelerine yer verildi.
Sanayi sektöründe iki yılı aşkın süredir devam eden işten çıkarma trendi, neredeyse tüm şirketlere yayılmış durumda. Azalan kârlarını işten çıkarmalarla telafi etmeye çalışan şirketlerden gelen bu haberler, halk arasında endişeyi artırıyor.
Otomotiv, endüstri, mühendislik, teknoloji, telekomünikasyon ve finans gibi sektörlerde işten çıkarmalara her geçen gün yenileri ekleniyor. Son olarak Siemens, 2027'ye kadar özellikle otomasyon biriminde 6 binden fazla çalışanı işten çıkaracağını duyurdu.
Alman Ekonomisi Kırılganlığını Koruyor
Almanya ekonomisi, özellikle imalat sektöründeki zayıflık nedeniyle kırılganlığını sürdürmeye devam ediyor. 2024 yılında ekonomi, bir önceki yıla göre yüzde 0,2 küçüldü. Bu, ardışık ikinci yıl daralma anlamına geliyor. 2023'te de yüzde 0,3'lük bir küçülme yaşanmıştı.
Almanya Merkez Bankası, 24 Şubat'ta yayımladığı ekonomik raporda, kurulacak yeni koalisyon hükümetinin zor bir ekonomik ortamda göreve başlayacağını vurgulayarak, "Alman ekonomisi, durgunluk içinde sıkışmış durumda" açıklamasını yaptı.
Küresel Ticarette Tarife Savaşı Endişesi
Alman hükümeti, ABD'nin yeni gümrük vergileri sonrası küresel ticarette bir "tarife savaşı" ihtimaline karşı uyarıda bulundu.
Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanlığı Sözcüsü Korbinian Wagner, ABD'nin ithal araçlara yüzde 25'lik ek gümrük vergisi getirmesine ilişkin yaptığı açıklamada, "Tarife savaşını önlemek istiyoruz" dedi. Wagner, müzakerelerin sonunda her iki tarafın da yararına olacak bir anlaşmaya varılmasını hedeflediklerini belirtti.
Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit ise Avrupa-ABD görüşmelerinde önceliğin bir ticaret savaşından kaçınmak olduğunu ifade ederek, "Hâlâ müzakerelerle sorunu çözebileceğimizi umuyoruz" dedi.
Hebestreit, Avrupa Birliği'nin (AB) ABD'nin büyük teknoloji şirketlerine yönelik olası yaptırımları hakkında ise, "Masadan hiçbir şeyin kalkmadığını söyleyebilirim. Her ihtimali değerlendiriyoruz" ifadelerini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın 26 Mart'ta imzaladığı kararla ithal otomobil ve kamyonlara yüzde 25 gümrük vergisi getirilmesi, 2 Nisan'da yürürlüğe girecek.
Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA), ABD'nin otomobil ithalatına getirdiği vergilerin müzakereler yoluyla çözülmesi gerektiğini vurguladı. ACEA Genel Müdürü Sigrid de Vries, "ABD'ye uzun süredir yatırım yapıyoruz. Ülkede istihdam sağlıyor, ekonomik büyümeyi teşvik ediyor ve ciddi vergi geliri oluşturuyoruz. Trump'ı bu tarifelerin yalnızca küresel otomobil üreticilerini değil, ABD'deki yerel üretimi de olumsuz etkileyeceğini dikkate almaya çağırıyoruz" dedi.
Vries, yeni tarifelerin yalnızca ithalatı değil, otomotiv parçaları sektörünü de etkileyeceğini ve ABD'deki ihracat pazarlarının zarar göreceğini belirtti.
Alman Otomobilciler Birliği (VDA) ise yüzde 25'lik gümrük vergisinin ekonomik sonuçlarına dikkat çekerek, derhal müzakere çağrısında bulundu.