Dünya genelinde 2015 ile 2050 yılları arasında ulaşım giderlerinin toplam 450 trilyon dolar olacağı tahmin edilirken, bisikletin ulaşım kaynaklı çevre kirliliğini azaltarak ve en az karbon salınımına sahip ulaşım aracı olarak bu giderleri 320 trilyon dolara düşürebileceği öngörülüyor.
BM Genel Kurulu, sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmek, trafik yoğunluğunu azaltmak, sağlıklı yaşamı desteklemek ve iklim krizi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla 12 Nisan 2018'de aldığı kararla 3 Haziran'ı "Dünya Bisiklet Günü" ilan etti.
Çeşitli kaynaklardan derlenen veriler, 2022'de yolcu ve kargo taşımacılığı nedeniyle oluşan karbon emisyonunun bir önceki yıla oranla yüzde 3 arttığını gösteriyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) verilerine göre 2050 için belirlenen "net sıfır" emisyon hedefine ulaşabilmek için karbon emisyonlarının 2030'a kadar yılda yüzde 3'ten fazla düşmesi gerekiyor.
Özellikle ulaşımda bu düşüşü sağlayabilmek için bisiklet gibi çevre dostu araçların kullanımının yaygınlaşması büyük önem taşıyor.
Oxford Üniversitesince yapılan bir araştırmada günlük seyahatlerinde bisiklet kullanan kişilerin, kullanmayanlara göre yüzde 84 daha az karbon emisyonuna yol açtığı hesaplandı.
Küresel olarak şehir içi yolculukların ortalama yüzde 7’si bisiklet ya da elektrikli bisikletle yapılıyor ve sürdürülebilir ulaşıma yönelik uygun adımların atılması halinde bu oranın yüzde 23'e çıkma potansiyeli bulunuyor.
Söz konusu yatırımların hayata geçirilmesi halinde 2050'de 4 bin 300 megaton olması beklenen kentsel ulaşım kaynaklı karbon emisyonunun 2 bin 200 megatona kadar düşebileceği öngörülüyor.
Dünyanın 2015-2050 arasında toplam ulaşım giderlerinin 450 trilyon dolar olması beklenirken bisiklet kullanımının yüksek bir şekilde arttığı senaryoda bu miktarın da 320 trilyona gerileyebileceği tahmin ediliyor.
2022'de Avrupa'daki en büyük bisiklet üreticisi 2,7 milyon adetle Portekiz olurken bu ülkeyi 2,6 milyon adetle Romanya, 2,5 milyon adetle İtalya, 1,7 milyon adetle Almanya ve 1 milyon adet üretimle Polonya takip etti.