İsrailli birçok gaspçı, İbrani takvimine göre yeni yıl olarak kutlanan "Roş Haşanah Bayramı" vesilesiyle işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nin açıklamasına göre, yaklaşık 183 fanatik Yahudi Mescid-i Aksa’ya girdi.
Açıklamada, baskın sırasında bir gaspçının "Mescid-i Aksa'da trompet çaldığı" bilgisi yer aldı.
Görgü tanıkları, baskınların İsrail polisinin gözetiminde sürdüğünü belirtti.
Baskını gerçekleştiren İsrailliler, caminin avlusunda Talmud ritüellerini icra etti.
Roş Haşanah Bayramı kutlamaları ise 2-4 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Mescid-i Aksa'daki Baskınlar
Mescid-i Aksa, 26 Ekim 1994’te İsrail ile Ürdün arasında imzalanan barış antlaşması uyarınca Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nin denetimindedir.
Ancak, Yahudilerin 2003 yılından beri bu İdarenin izni olmadan, İsrail’in tek taraflı kararlarıyla polis eşliğinde kutsal mekâna girdiği biliniyor. Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, bu tür girişimleri baskın olarak nitelendirirken, Müslümanların egemenliğinin ihlal edildiğini vurgulamaktadır.
İsrailliler, Mescid-i Aksa Külliyesi'nin altında "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla kazı çalışmaları yürütüyor. Bu külliye, Kıble Mescidi ve Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra çeşitli medreseler ve geniş bir avluyu da içermektedir.
İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa'da "yalnızca Müslümanların ibadet edebildiği, diğer din mensuplarının ise yalnızca ziyaret edebileceği" tarihi statükonun korunduğunu savunuyor.
Ancak, fanatik Yahudilerin İsrail polisinin korumasında Mescid-i Aksa'ya gerçekleştirdiği baskınlarda dua etmeleri ve dini ritüelleri yerine getirmeleri sık sık görüntüleniyor.
İsrail içindeki ultra Ortodoks Yahudi din adamlarının çoğu, Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya girmelerinin dinen yasak olduğunu vurguluyor.