Küresel finans piyasaları, ticaret tarifelerine ilişkin gerilimlerin ardından gelen olumlu müzakere sinyalleriyle yön arayışını sürdürüyor.
ABD'nin korumacı ekonomik politikaları gündemdeki yerini korurken, Başkan Donald Trump'ın uygulamaya koyduğu gümrük tarifeleri, hâlâ piyasalarda belirsizlik kaynağı olarak değerlendiriliyor. Son gelişmelerle birlikte, birçok ülkenin Washington’a görüşme heyeti göndereceğini açıklaması, yatırımcıların risk algısında bir miktar gevşemeye yol açtı.
ABD Başkanı Trump, dün yaptığı açıklamada, "Tarifeler kalıcı da olabilir, pazarlık aracı olarak da kullanılabilir. Çünkü bizim sadece tarifelerle sınırlı olmayan taleplerimiz var" ifadelerini kullandı.
Trump ayrıca, Çin’in yüzde 34’lük misilleme tarifelerini geri çekmemesi durumunda, bu ülkeye yönelik ek yüzde 50 oranında yeni vergiler getireceklerini belirtti. Japonya Başbakanı İşiba Şigeru ile yaptığı görüşmeye de değinen Trump, “Onlara ülkelerini Amerikan ürünlerine açmaları gerektiğini söyledim” dedi.
Trump, Japonya’nın ABD’ye yoğun şekilde otomobil ihracatı yaparken, ABD'nin Japon pazarında aynı ölçüde yer bulamamasından ve Japonya’nın Amerikan tarım ürünlerine karşı ilgisizliğinden şikayet etti.
Uzmanlar, Trump’ın tarifeler konusunda daha esnek bir söylem benimsemesinin yatırımcı nezdinde olumlu karşılandığını ifade ederken, önümüzdeki dönemde yapılacak müzakerelerle birlikte tarifelerde bazı esnekliklerin mümkün olabileceğini değerlendiriyor.
Bununla birlikte ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinden gelen açıklamalar da piyasaların radarında. Fed Yönetim Kurulu Üyesi Adriana Kugler, fiyat istikrarının korunmasının öncelikli hedefleri olduğunu vurguladı. Analistler, perşembe günü açıklanacak TÜFE ve cuma günkü ÜFE verilerinin, ekonomik görünüm hakkında kritik ipuçları taşıyacağına dikkat çekti.
Artan ticaret gerilimlerinin büyüme üzerindeki etkilerine ilişkin endişelerle, Fed’in faiz politikasına dair beklentiler yeniden şekillendi. Para piyasalarında, yılın ilk faiz indiriminin haziran ayında başlayacağı yönündeki öngörüler korunuyor.
Bu gelişmeler ışığında ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,15 seviyesinde sabitlenirken, dolar endeksi yüzde 0,5’lik düşüşle 102,9 seviyesine geriledi. Altının onsu dün yüzde 1,8’lik değer kaybıyla 2.982 dolara düşse de, bugün yüzde 0,5 yükselerek 3.000 dolardan işlem görüyor. Brent petrol ise yüzde 0,9 primle 64,9 dolara ulaştı.
ABD Vadeli Endeksleri Yeni Güne Pozitif Başladı
New York borsasında dün Nasdaq endeksi yüzde 0,10 artarken, S&P 500 yüzde 0,23 ve Dow Jones yüzde 0,91 oranında düşüş kaydetti. Ancak ABD vadeli endeks kontratları yeni işlem gününe pozitif başlangıç yaptı.
Avrupa piyasalarında ise dün olumsuz bir seyir öne çıktı. Bölgedeki yatırımcılar, ABD ile yürütülen tarife müzakerelerini yakından izlemeye devam ediyor. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, "ABD ile tarifeleri müzakere etmek istiyoruz. Ancak bu mümkün olmazsa, karşı önlemlerle cevap vermeye hazırız" diyerek kararlılık mesajı verdi.
Von der Leyen, endüstriyel ürünler için “karşılıklı sıfır tarife” teklif ettiklerini belirterek, AB’nin her zaman yapıcı ve adil anlaşmalara açık olduğunu yineledi. Ayrıca, yeni kurulacak İthalat Gözetim Görev Gücü ile dolaylı etkilerin önüne geçmeyi hedeflediklerini aktardı.
AB Komisyonu’nun Ticaretten Sorumlu Üyesi Maros Sefcovic de, “ABD ile ticaret ilişkilerimiz zorlu bir süreçten geçiyor. Uygulanan tarifeler, AB'nin 380 milyar avroluk ihracatını tehdit ediyor” diyerek çözüm için diyalog mesajı verdi. Sefcovic, "Amerikalı muhataplarımız hazır olduğunda biz müzakere masasına oturmaya hazırız" ifadelerini kullandı.
Analistlere göre, AB’nin uzlaşıya dayalı yaklaşımı, olası ticaret savaşlarının büyümesini engelleyebilecek nitelikte. ABD-AB eksenli görüşmelerin seyrine dair gelişmelerin, yatırımcıların yön arayışını etkilemesi bekleniyor.
Dün, Avrupa'da Almanya'nın DAX 40 endeksi yüzde 4,13, Fransa'nın CAC 40'ı yüzde 4,78, İngiltere’nin FTSE 100 endeksi yüzde 4,38 ve İtalya'nın FTSE MIB 30 endeksi ise yüzde 5,18 geriledi. Yeni işlem gününe Avrupa’da endeks vadeli kontratlar karışık başladı.
Asya tarafında ise dünkü satış baskısının ardından toparlanma çabaları dikkat çekiyor. ABD ile Japonya arasındaki temaslardan çıkan olumlu sinyaller, bölge borsalarındaki alımları destekliyor.
Japonya Başbakanı İşiba ile ABD Başkanı Trump arasında yapılan görüşme sonrası gelen yapıcı mesajlar, Tokyo borsasında yükselişe neden oldu. Ayrıca Güney Kore Başbakanı Han Duck-so, Ticaret Bakanı’nın ABD ile görüşmeler için yakında Washington’a gideceğini duyurdu.
Uzlaşma yönündeki bu adımlar, Asya piyasalarında risk iştahını artırıyor. Japonya’da şubat ayına ait cari işlemler dengesi 4,06 trilyon yen, dış ticaret fazlası ise 713 milyar yen olarak açıklandı.
Bu gelişmelerin etkisiyle Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 5,1, Güney Kore’de Kospi yüzde 0,1, Hong Kong’da Hang Seng yüzde 0,6 ve Çin’de Şanghay Bileşik endeksi yüzde 0,5 yükseldi.
Borsa İstanbul Yükselişle Kapanış Yaptı
Yurt içi piyasalarda ise pozitif hava hâkimdi. BIST 100 endeksi, küresel piyasalardan pozitif ayrışarak günü yüzde 0,29 primle 9.407,17 puandan tamamladı. Dolar/TL kuru dün 37,9890 seviyesinden kapanırken, yeni günde yüzde 0,1 yükselişle 38,0050’den işlem görüyor.
Bugün yurt içinde finansal yatırım araçlarının reel getiri oranları ve hazine nakit dengesi takip edilecek. Yurt dışı veri takvimi ise görece sakin seyrediyor. Teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.500 ve 9.600 seviyeleri direnç, 9.300 ile 9.200 puanlar ise destek konumunda.
