Sosyal değişim süreci, toplumu meydana getiren bireylerin, grupların ve kurumların davranışlarında ve ilişkilerinde ortaya çıkan farklılıklarla kendini gösterir. Sosyal değişim, birçok unsurdan etkilenebilir. Söz konusu unsurlar arasında; teknolojik ilerlemeler, iktisadi gelişmeler, siyasi hareketler ve kültürel etkileşimler yer alır.
Sosyal değişimin dinamik bir süreç olduğunu ıskalamamak gerekir. Değişim bazen toplumsal hareketler vasıtasıyla hızlanabilir. Sosyal değişim, toplumsal yapıyı oluşturan unsurlar arasındaki ilişkilerdeki farklılaşmalardan kaynaklanabilir. Bir toplumun ekonomik yapısındaki değişiklikler, aynı zamanda sınıf yapısını da değiştirebilir. Mesela, sanayileşme ile birlikte işçi sınıfı ortaya çıkmış ve bununla birlikte toplumsal sınıflar arasında yeni bir düzen kurulmuştur.
Sosyal değişim süreklilik arz eden bilimsel bir olgudur ve toplumları şekillendiren dinamiklerin yansımasıdır. Hem toplumsal yapılar hem de bireysel davranışlar, zaman içinde sosyal değişimin etkisiyle dönüşüm geçirir. Bu değişim bazen yavaş bir şekilde, bazen ise dramatik bir şekilde kendisini gösterebilir. Ancak öyle ya da böyle toplumsal ilişkilerin, yapıların değişime uğrayacağı hakikati değişmemektedir. Bu nedenle de beşeri bilimler için ‘sosyal değişim’ kavramı kilit bir öneme sahiptir.