Ersan AKBAŞ'ın 6 Nisan 2024 tarihli yazısı: Bir Hint Filminin Hissettirdikleri
Hint filmleri hakkında fazla bir bilgiye sahip değilim.
Bollywood film fabrikasından çıkan dansa boğulmuş ticari filmleri izlediğimi de pek söyleyemem.
Ancak 2023 yapımlı bir Hint filmi, IMDB Top 250’ye hızlı bir giriş yapınca dikkatimi çekti.
Dünya üzerinde yapılmış tüm filmlerin puanlandığı internet platformu olan IMDB’de, bir sene içerisinde bir filmin 58’nci sırada yer alması büyük başarıydı.
Bitmeyen Sınav (orijinali 12. Başarısızlık) adlı Hint filminin gerçek olaylara dayandığını da öğrenince filmi izlemeye karar verdim.
Belli ki Bollywood filmlerinin bıkkınlık veren abartılı hali, bu filmde olmayacaktı.
Olmamış da…
Bitmeyen Sınav, bizdeki KPSS çilesinin Hindistan’daki versiyonunu anlatıyor.
Hindistan’ın Kamu Hizmetleri Sınavı olan UPSC’ye hazırlanan binlerce Hintli gencin çilesine ayna tutuyor.
Filmde, Hint Polis Teşkilatının en yüksek birimi olan IPS’ye girmek isteyen Manoj Sharma’nın gerçek yaşam öyküsünden yola çıkılarak Hintli gençlerin yıllarca süren mücadelesi gözler önüne seriliyor.
Filmin yönetmeni Vidhu Vinod Chopra, Dangal'ın yıldızı Aamir Khan’ı dünyaya tanıtan ‘3 Ahmak’ filminin senaryo yazarı.
Gerçekten başarılı bir film çekmiş.
Manoj Sharma’yı canlandıran Vikrant Massey de harika bir oyunculuk sergilemiş. Yakın çekimlerdeki yüz ifadelerine hayran kalmamak mümkün değil.
Bunca girişin ardından anlatmak istediğime gelirsek…
Bir film üzerinden Hindistan halkının yaşam şekli üzerine ahkâm kesmek istemem ama bir gerçeğe de dikkat çekmek isterim.
Filmi izlediğinizde Doğu toplumlarının birbirlerine olan benzerliklerini görebiliyorsunuz. Özellikle de zihniyet kısmında. İşte burada bir Türkiye gerçeği ortaya çıkıyor.
Türkiye’nin zihin yapısının nasıl Doğu’dan ayrıldığını filmi izlerken net hissedebiliyorsunuz.
Tüm eksikliklerine ve problemlerine rağmen bunu başaranın ‘Cumhuriyet’ olduğunu düşünüyorum.
Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in zihniyetinin hala nasıl parladığını bu filmi izlerseniz çok net göreceksiniz.
Isparta’nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy’deki bir çocuğun önce defalarca Başbakan ve sonrasında Cumhurbaşkanı olduğu bir ülke burası.
Ayrıca 22 yıldır girdiği tüm seçimleri kazanarak ülkeyi yöneten iktidarın, 31 Mart’taki yerel seçimleri kaybederek ikinci parti konumuna düştüğü bir ülkede yaşıyoruz.
Hem de tek bir olay olmadan…
Bırakın Orta Doğu’yu, başka hiçbir doğu toplumunda bu seçim yenilgisi, olaysız bitmezdi.
Doğu’da bunu başarabilen tek ülke Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’dir.
Sadece bu mu?
Kültürel yaşamda bu toprakların halkının yaşam tarzının geçmişinin 90 yıl olması bile büyük bir başarı.
Öyle bir hissediyoruz ki birçok doğu toplumunda hala var olmayan yaşam biçimi, sanki bu toprakların binlerce yıllık kadim geleneklerinin bir ürünü.
Söz konusu yaşam biçimine karşı çıkanların bile en iyi şekilde kullandığı bu gündelik yaşam tarzının geçmişinin sadece 90 yıllık olması bile heyecanlandırıyor.
Tüm bunları başaran ise Cumhuriyet...
Mazlum Doğu’ya örnek olabilecek bu Cumhuriyet, tüm bunları Atatürk’ün dehası ile kan dökmeden başardı.
Çünkü Batı, bugünkü aydınlanma düzeyine kan deryasında yüzerek ulaştı.
Fransız Devrimi bile özgürlüklerin efendisi olarak kabul edilir; ama devrimden sonra Paris sokaklarının nasıl kan gölüne döndüğü pek anlatılmaz.
Batı emperyalizminin Türk Cumhuriyeti’nin felsefesinden ürkmesinin nedeni budur. Bu felsefenin mazlum doğu toplumlarına ışık olmasından çekinmiştir.
Mazlum devletlere örnek olabilecek bu felsefeyi hissedebilmek istiyorsanız Netflix platformunda hala yayınlanmakta olan Bitmeyen Sınav filmini izleyebilirsiniz.
Cumhuriyetin aydınlık yüzünü hissedeceksiniz.