Büyük Patlama Teorisi'ne göre, yaklaşık 13,8 milyar yıl önce evren, çok yoğun ve sıcak bir nokta olan bir "sıcak nokta" veya "yoğunluk noktası" olarak başlamıştır. Bu nokta, sürekli bir genişleme sürecine girmiştir. Evrenin bu genişlemesi, tüm mevcut uzayın ve zamanın ortaya çıkmasına yol açmıştır.

Teorinin temelini, Edwin Hubble'ın 1920'lerde yaptığı gözlemler oluşturur. Hubble, galaksilerin uzaklık ve hızları arasındaki ilişkiyi keşfetmiş ve galaksilerin birbirinden uzaklaştığını gözlemlemiştir. Bu gözlemler, evrenin genişlediği ve geriye doğru zamanda, bir noktada birleştiği sonucuna götürmüştür.

Türkiye TÜRKSAT 6A ile Uzay Liginde İlk 11’de Türkiye TÜRKSAT 6A ile Uzay Liginde İlk 11’de

Büyük Patlama Teorisi'ne göre, evrenin erken dönemlerindeki yoğun ve sıcak hal, zamanla soğuyarak atomların oluşmasına ve daha sonra yıldızların, galaksilerin ve diğer kozmik yapıların oluşmasına yol açmıştır. Evrenin genişlemesi, bugün gözlemlediğimiz uzayın yapısını ve galaksilerin dağılımını da açıklar.

Bu teori, evrenin kökeni, genişlemesi ve yapısal oluşumu hakkında birçok gözlem ve kanıt tarafından desteklenmektedir. Kozmik mikrodalga arka plan ışıması gibi keşifler, Büyük Patlama'dan kalan izleri gösterirken, galaksi hareketleri ve kırmızıya kayma gözlemleri de evrenin genişlemesini desteklemektedir.

Büyük Patlama Teorisi, modern kozmolojinin temel taşlarından biridir ve evrenin kökeni ve evrimi hakkındaki bilimsel anlayışımızı derinlemesine etkilemiştir. Bununla birlikte, teori hala araştırılan ve anlaşılmaya çalışılan birçok soruyu da beraberinde getirmektedir, örneğin, evrenin sıfır yoğunluk ve sonsuz sıcaklıkla nasıl başladığı veya evrenin sonu hakkındaki spekülasyonlar gibi. Bu nedenle, sürekli olarak yeni gözlem ve araştırmalarla teori geliştirilmekte ve evrenin sırlarını çözme çabaları devam etmektedir.

HABER MERKEZİ