Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Julie Kozack, organize ettiği basın toplantısında, dünya ekonomilerindeki güncel hususlara ilişkin açıklamalarda bulundu.
ABD ekonomisinin özellikle son birkaç senede güçlü bir performans ortaya koyduğuna dikkat çeken Sözcü Kozack, enflasyon azaltmak amacıyla başlatılan sürecinin çoğu kişinin endişelendiği kadar maliyetli olmadığını belirtti.
Kozack, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) seviyesinin pandemi öncesi eğilimi geöen tek G20 ekonomisinin ABD olduğunu vurgulayarak, bunun küresel ekonomi için de olumlu neticelerinin olacağını ileri sürdü.
Fed'in hamleleri sayesinde enflasyonun gerilediğini ve yüzde 2 hedefine doğru ilerlediğini söyleyen Kozack, ülkede çekirdek şahsi tüketim harcamaları enflasyonunun bu senenin sonunda yaklaşık yüzde 2,5 olmasının öngörüldüğünü kaydetti.
Sözcü Kozack, enflasyonda 2024’ün başında görülenden daha az yukarı yönlü risk bulunduğuna işaret ederek, Fed'in faiz indirimi döngüsüne geçmesi için iktisadi ortamın uygun olduğuna inandıklarını söyledi. Fakat yukarı yönlü riskler azalmış olsa da bu risklerin bütünüyle yok olmadığını anlatan Kozack, Fed'in faiz indirimlerinin hızını güncel ekonomik verileri dikkate alarak belirlemesinin önemli olduğunun altını çizdi.
Kozack, ABD büyümesinin yavaşlamasını beklediklerine işaret ederek, bunun ekim ayında yayımlanacak Dünya Ekonomik Görünüm tahminlerine de yansıyacağını kaydetti.
Kozack: Bu Türkiye’nin Kararı
Türkiye'nin BRICS'e katılım beyanına göndermede bulunularak, herhangi bir tehlike görüp görmediğine ilişkin sual üzerine Kozack, BRICS veya diğer ülke gruplarının derinleşen bağlarının, üyeler arasındaki parçalanmayı engellemeyi ve ticaret ile yatırım maliyetlerini aşağı çekmeyi amaçladıkları takdirde teşvik edilmesi gerektiği değerlendirmesini yaptı.
Kozack, bu tür girişimlere dahil olmanın her ülkenin kendi tercihi olduğunu söyledi.
