Favori renklerimizin nedenlerini tarihsel olarak ampirik yöntemlerle açıklamak zordu. Ancak, son araştırmalar renklerin duygularla güçlü bir şekilde ilişkilendirildiğini ve belirli renklerin tercih edilme nedenlerinin, bu renklerle ilişkili olumlu ya da olumsuz duygusal çağrışımlardan kaynaklandığını ortaya koymaktadır.

Ekolojik Değerlik Teorisi ve Renk Tercihleri

Wisconsin-Madison Üniversitesi'nde psikoloji bölümünde yardımcı doçent olarak görev yapan Karen Schloss, renk tercihi konusunda önemli araştırmalar yürütmüştür. Schloss ve çalışma arkadaşı Stephen Palmer, insanların belirli renkleri tercih etmesinin, bu renklerin olumlu ya da olumsuz nesnelerle ilişkilendirilmesiyle açıklanabileceğini öne sürmektedir. Bu hipotez, Ekolojik Değerlik Teorisi (EVT) olarak adlandırılmaktadır.

Örneğin, mavi tonları genellikle açık gökyüzü ve temiz suyu hatırlattığı için sevilirken, kahverengi tonlar dışkı veya çürümüş yiyeceklerle ilişkilendirildiği için genellikle sevilmez. Schloss ve Palmer, bu hipotezi test etmek için bir dizi laboratuvar çalışması gerçekleştirmiş ve renk tercihleri ile bu renklerin çağrıştırdığı nesneler arasındaki ilişkiyi incelemiştir.

Ağırlıklandırılmış Etkilenen Değer Tahminleri (WAVE) Modeli

Schloss ve Palmer, renk tercihlerini belirlemek için Ağırlıklandırılmış Etkilenen Değer Tahminleri (WAVE) adı verilen bir model geliştirmiştir. Bu model, insanların belirli renkleri ne kadar sevdiklerinin, bu renklerin çağrıştırdığı nesnelerle olan duygusal ilişkileriyle açıklandığını göstermektedir. Çalışmalar, renk tercihindeki varyansın %80'inin, bu renklerle ilişkilendirilen nesnelerle olan duygusal bağlarla açıklanabileceğini ortaya koymuştur.

Lezyonlar ve Çilekler: Deneysel Bir Yaklaşım

Schloss ve Palmer, renk tercihlerinin dinamik olduğunu ve belirli deneyimlerle değişebileceğini test etmek için bir deney gerçekleştirmiştir. Katılımcılara kırmızı ve yeşil renklerle ilişkilendirilen pozitif (çilek, orman) ve negatif (kusmuk, lezyon) görüntüler gösterilmiştir. Sonuçlar, pozitif nesnelerle ilişkilendirilen renklerin tercih edilme olasılığının arttığını göstermiştir. Bu, renk tercihinin zamanla ve deneyimlerle değişebileceğini doğrulamaktadır.

Renk Tercihlerinin Evrimsel ve Kültürel Temelleri

Schloss, renk tercihinin evrimsel tasarımımızın bir parçası olabileceğini öne sürmektedir. Renk tercihleri, genel sağlığımız ve refahımız için olumlu olan şeylere yönelmemizi ve olumsuz şeylerden uzak durmamızı sağlayan bir yönlendirme işlevi görebilir. Örneğin, sarımsı-yeşil tonlar genellikle kusmuk ve diğer iğrenç maddelerle ilişkilendirildiği için dünya genelinde en az sevilen renkler arasında yer almaktadır.

Barış Manço’nun “Anahtar” Şarkısındaki Gizem Barış Manço’nun “Anahtar” Şarkısındaki Gizem

Muhabir: Sibel Bay