ExportAlfa'nın kurucusu Ayhan Mert Demet, geliştirdikleri yapay zekâ teknolojileriyle ihracatı herkes için daha erişilebilir hale getirdiklerini belirtti. Demet, “İhracat yapmak göz korkutucu bir süreç gibi görünebilir. Pazar araştırması, müşteri bulma ve teklif hazırlama gibi adımlar zaman alıcı ve maliyetli olabilir. ExportAlfa ile bu süreçleri otomatikleştiriyoruz.” dedi.
ExportAlfa'nın kurucusu Ayhan Mert Demet, şirketin KOBİ'lere ve diğer işletmelere nasıl destek verdiğini ve yapay zekâ teknolojileriyle ihracat süreçlerini nasıl kolaylaştırdıklarını anlattı. Demet, “Amacımız, ihracatı herkes için erişilebilir ve yönetilebilir hale getirmek. Bu noktada yapay zekâ destekli platformumuz devreye giriyor.” diye konuştu.
ExportAlfa’nın Hedefi Nedir?
ExportAlfa'nın temel amacı, ihracatın karmaşıklığını ortadan kaldırarak küçük ve orta büyüklükteki işletmelere (KOBİ'ler) global pazarda yer edinme fırsatı sunmak olduğunu belirten Demet, platformun temel özelliklerini şu sözlerle açıkladı:
“ExportAlfa, ihracatı herkes için kolaylaştırmayı hedefleyen yapay zekâ destekli bir platform. Düşünün, ihracat yapmak istiyorsunuz ama süreçler karmaşık ve belki de biraz göz korkutucu; pazar araştırması zaman alıcı, müşteri bulmak ise zor. İşte ExportAlfa tam burada devreye giriyor. Pazar araştırması yapıyor, müşteri buluyor, süreçleri yönetiyor ve yapay zekâ destekli sanal asistanıyla size tavsiyeler ve strateji önerileri sunuyor. Tüm bu adımları sizin için otomatikleştiriyor ve ihracatı erişilebilir, hızlı ve yönetilebilir hale getiriyor.”
İhracattaki Zorluklara Akıllı Çözümler
Ayhan Mert Demet, KOBİ’lerin karşılaştığı temel sorunlardan bahsederek, "Hedef pazar belirlemek ve müşteri bulmak hem zor hem de maliyetli. Bu süreçlerin verimsiz olması işletmelerin önündeki en büyük engellerden biri" ifadelerini kullandı.
Demet, ihracatın genellikle zaman alıcı ve maliyetli bir süreç olarak algılandığını vurgulayarak, bu algıyı değiştirdiklerini şunları ifade etti:
“İhracat dediğiniz şey aslında oldukça kapsamlı bir süreç. Hedef pazar belirlemek, müşteri bulmak, teklif hazırlamak derken hem çok zaman harcanıyor hem de maliyetler artıyor. Ayrıca bu süreçler genellikle verimsiz oluyor; ya doğru bilgiye ulaşamıyorsunuz ya da elinizdeki araçlar yetersiz kalıyor. İşte tam bu noktada devreye giriyoruz.
Yapay zekâ destekli bir platform geliştirdik. Bu sistem, güncel pazar bilgilerini kullanarak anlık web taramaları yapıyor ve potansiyel müşteri listeleri oluşturuyor. Elde edilen bu verileri bir CRM modülü içinde yönetmenize olanak tanıyor. Artık müşteri takibi, teklif süreçleri ve satışlar tek bir yerde yönetilebiliyor.
Ayrıca platformumuz, şirketlere özel dijital vitrinler oluşturarak global pazarda daha görünür olmalarını sağlıyor. Bunun yanı sıra, yapay zekâ destekli sanal asistanımız kullanıcılarımıza strateji önerileri sunarak rehberlik ediyor. Tüm bu çözümleri tek bir platformda topluyor ve ihracatı karmaşık bir süreç olmaktan çıkarıp herkes için yönetilebilir hale getiriyoruz.”
Hedef Kitle: KOBİ'lerden Sanayi Devlerine
ExportAlfa'nın hedef kitlesi hakkında bilgi veren Demet, "Hedef kitlemiz aslında oldukça net bir çerçeveye sahip. Genellikle ihracat yapmak isteyen veya halihazırda ihracat yapan KOBİ'ler bizim ana odağımız. Şöyle düşünün: Küçük bir üretici ya da e-ticaretle ilgilenen bir firma, uluslararası pazarlara açılmak istiyor ama bu süreç hem zor hem de karmaşık geliyor. Tam da bu noktada biz devreye giriyoruz." dedi.
Ayrıca hedef kitlelerinin yalnızca KOBİ’lerle sınırlı olmadığını ifade eden Demet, “Büyük ölçekli sanayi firmaları da kullanıcılarımız arasında yer alıyor. Özellikle ihracat süreçlerini daha verimli hale getirmek ve manuel iş yükünü azaltmak isteyen şirketler bizi tercih ediyor. Kısacası, uluslararası pazarlara açılmayı hedefleyen veya mevcut ihracat süreçlerini optimize etmek isteyen her türden işletme bizim hedef kitlemiz. Amacımız, bu şirketlerin ihracat sürecini daha kolay ve yönetilebilir hale getirmek.” şeklinde konuştu.
“Asıl Zorluk, Kullanıcılara Yapay Zekâ Teknolojisini Anlatmak”
Kullanıcılara hangi kanallar aracılığıyla ulaştıklarını anlatan Demet, esas zorluğun bu kişilere yapay zekâ teknolojisini anlatmakta yaşandığını vurgulayarak şunları kaydetti:
“Yapay zekâ hayatımıza hızla girdi ve her geçen gün vazgeçilmez hale geliyor. Ancak üreticilerimiz, sanayicilerimiz ve genel olarak şirketlerimiz bu teknolojileri henüz tam anlamıyla benimsemiş değil. Bu durum, sadece bizim gibi şirketler için değil, aynı zamanda ülke olarak yapay zekâ alanında geri kalma endişesini de beraberinde getiriyor.”
Bu teknolojiye dair farkındalık yaratmanın ve kullanıcıları alıştırmanın ürün geliştirmekten bile daha zor olduğunu belirten Demet, bu konuda attıkları adımları şu sözlerle özetledi:
“Amacımız, yapay zekânın bir lüks ya da karmaşık bir teknoloji olmadığını, tam aksine herkesin işini kolaylaştıracak bir araç olduğunu anlatmak. Bu farkındalığı yaratmak, belki de ürünümüzü geliştirmekten daha fazla çaba gerektiriyor.”
Demet, ilk deneyimini yaşayan kullanıcıların ürünün farkını gördüklerinde hem teknolojiye hem de ürünlerine güven duymaya başladıklarını dile getirerek, “Asıl başarımız, kullanıcılarımızın bu teknolojiyi benimseyip hayatlarına katmalarıyla ortaya çıkıyor.” dedi.
"Hedefimiz Dünya Standartlarında Yenilikçi Çözümler Sunmak"
Yapay zekâ teknolojileri alanındaki hedeflerini açıklayan Demet, şu ifadeleri kullandı:
“Hedeflerimiz sadece mevcut ürünlerimizi geliştirmekle sınırlı değil; aynı zamanda global piyasalarda ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek bizim en büyük önceliğimiz. Şirketimizin üçüncü yılına girerken, ihracata yönelik sanal bir asistan geliştiren ilk ve tek şirket olmanın gururunu ve sorumluluğunu taşıyoruz.”
Demet, teknolojilerini her zaman yenilikçi seviyede tutarak dünya standartlarında çözümler sunmayı hedeflediklerini belirterek, “Uzun vadeli planımız, platformumuzu tam anlamıyla bir ihracat uzmanı gibi çalışacak bir sisteme dönüştürmek. Aynı zamanda, Türkiye’yi global pazarlarda temsil eden öncü bir teknoloji şirketi olarak bu alandaki standartları belirlemek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Demet, ayrıca misyonun sadece şirketleri için değil, aynı zamanda Türkiye’nin yapay zekâ ve ihracat teknolojileri konusundaki ilerlemesi için de kritik bir adım olduğunu ifade ederek sözlerini tamamladı.
