Begüm ÖNCÜ'nün 30 Aralık 2024 tarihli yazısı: Havacılıkta Yenilikçi Teknolojiler

Havacılık endüstrisi, teknoloji ve inovasyondaki hızlı gelişmeler ile birlikte sürekli bir gelişim ve dönüşüm dönemi yaşamakta. Son yıllarda birçok sektörde olduğu gibi havacılık sektöründe de yapay zekânın (YZ) yaygınlaşmasıyla, veri analitiği ve otomasyon gibi yenilikçi teknolojiler kullanılmaya başlanıyor. Bu durumun havacılık sektöründe devrim niteliğinde bir etkiye neden olması beklenmekte.

Uçuş güvenliği havacılığın en temel konusudur. Uçuş güvenliğini sağlamak için uçuş personeli, teknik personel ve yolcuların izlemesi gereken adımlar bulunmaktadır. Bu süreçlerinin başarılı ve sürdürülebilir şekilde işlemesi noktasında, gelişen teknolojinin katkısı oldukça fazla olacaktır. Özellikle yenilikçi teknolojilerin yaygınlaşmasıyla birlikte gelecekte daha akıllı, daha güvenli ve daha sürdürülebilir sistemlerin kullanıldığı bir yapıya doğru ilerlenilmesi öngörülmektedir. Bu değişim hem havayolu şirketleri hem de yolcular için birçok avantaj sağlayacaktır.

Yenilikçi teknolojilerin başında yapay zekâ ve makine öğrenimi gelmekte. Uçuş Operasyonları, uçak bakım süreçleri gibi teknik konularda uçuş güvenliği açısından fayda sağlamaktadır. Uçuş Operasyonları kapsamında, uçuş rotalarının optimizasyonunda, hava durumu tahminlerinde ve yakıt verimliliğinin arttırılmasında yapay zekâ teknolojileri kullanılmaktadır. Örneğin, yapay zekânın hava trafiği kontrolü için gerçek zamanlı veri analizi yapması sayesinde uçuş rotasının daha verimli bir şekilde kullanılması sağlanabilmektedir. Uçuş Operasyonları ve uçak bakım süreçlerinde ise kullanılan yapay zekâ tabanlı sistemler aracılığıyla arıza tahminlerini yapabilmekte ve önleyici bakım süreçlerinin optimizasyonu sağlanabilmektedir. Bu durum hem uçuş güvenliğinin iyileştirilmesi, hem de bu süreçteki maliyetlerin düşürülmesi açısından avantaj sağlamakta.

Otomasyon kavramı ise havacılık sektöründe bir diğer önemli yenilikçi teknolojidir. Uçuş süreçlerinden bakım çalışmalarına kadar birçok sistemin otomatize edilerek tüm sistemle entegre halde çalışması oluşabilecek sorunların minimize edilmesine ve uçuş güvenliğinin sağlanması adına olumlu etkiler sunmaktadır. Örneğin, havaalanı operasyonlarında yük taşıma ve izlemede kullanılan drone teknolojisi ile havaalanı güvenliğinin artırılması mümkün olabilmektedir. Aynı şekilde otomatik uçuş sistemleriyle otonom uçuşlar yapılabilmekte ve bu kapsamdaki etkinliği uçakların pilot müdahalesine ihtiyaç duymadan belirli görevleri gerçekleştirmesine olanak tanımaktadır. Gelecekte tamamen otonom sistemlere dayalı ticari uçuşların mümkün olabileceği öngörülmektedir.

Yapay zekâ kullanımı için önemli altyapılardan biri de veri analitiğidir. Büyük veri analitiği, havacılık sektörünün de en önemli bileşenlerinden biri haline gelmiştir. Uçuş verileri, yolcu davranışlarının incelenmesi, müşteri memnuniyetinin dikkate alınması ve bakım kayıtları gibi verilerden elde edilen analiz sonuçlarıyla işletmelerin daha iyi stratejiler belirlemesi sağlanır. Yolcu deneyimi açısından veri analitiği, havayolu şirketlerinin müşterilerinin ihtiyaçlarını daha iyi anlamasına yardımcı olur. Müşteri geri bildirimleri, bilet satın alma alışkanlıkları ve seyahat tercihleri üzerinde yapılan analizlerle, daha kişiselleştirilmiş hizmetler sunulabilmektedir. Bunun yanında risk yönetimi açısından da birçok avantaj elde edilmektedir. Veri analitiği, riskleri belirlemek ve yönetmek için kullanılmaktadır. Örneğin uçakların uçuş verileri üzerinden potansiyel sorunların tespit edilmesi noktasında analizler yapılabilir. Olası bir sorun anı için uygun güvenlik tedbirlerinin alınması adına planlama yapılmasına imkan sağlar. 

Havacılık sektöründeki yenilikçi teknolojilerin yaygınlaşmasını ve yapay zekânın etkilerinin artışını önümüzdeki dönemde daha fazla gözlemleyeceğiz. Bu endüstriyi dönüştüren ana güçlerden biri olmaya devam etmesi beklenmektedir.