Sibel BAY'ın 10 Şubat 2024 tarihli yazısı: Benim Güllerim Bir Şubat Ayında Soldu
Sevgi, zamanın tüm zorluklarına karşı direnç gösteren, yaşamın en güzel çiçeğidir. Ancak her ne kadar bu çiçekler yaşamın zorlu kış koşullarına karşı direnç gösterse de, bazen öyle anlar gelir ki sevgiyle yoğrulmuş bu çiçekler solmaya mahkûm olur.
Şubat ayında benim için de böyle bir an geldi. Benim Güller'im, altı yıl önce tam da bu ayda aramızdan ayrıldı...
Anneannem, adını taşıdığı çiçekler gibi güzellik ve sevgiyle dolu bir kadındı. Güler yüzü, sevecenliği ve sıcak kucaklamalarıyla dolu anıları, hala yüreğimde taptaze duruyor. Altı yıl önce, Şubat ayının soğuk rüzgârları, hayatımızdan bir parça koparıp götürdü. O günden beri, anneannemin yokluğu, içimi bir boşlukla doldurmuş durumda...
Anneannem, benim için sadece bir akraba değil, aynı zamanda yaşamın anlamıydı. Onunla geçirdiğim her an, bir ömre bedeldi. Şimdi geriye sadece anılar kaldı ancak bu anılar, onun sevgisi ve öğretileriyle dolu. Onun el emeğiyle dokuduğu öğütler, beni hayatta doğru yolu bulmaya yönlendirmeye devam ediyor.
Şubat ayı, çoğu insan için sıradan bir ay olsa da benim için kayıplarla dolu. Soğuk ve gri günler, onun yokluğunu daha belirgin kılıyor. Ancak, bu aya dair düşüncelerimde bir umut ışığı var:
Güller, kış mevsiminde solsa da, ilkbaharla birlikte tekrar yeşerir. Ben de anneannemin anısında, onun sevgisi ve öğretileriyle yeşermeye çalışıyorum.
Şubat ayındaki soğuk günlerde, anneannemin ölümüyle ilgili duyduğum özlem, sıcak bir bahar gününde açan bir çiçeğin güzellik ve umuduyla birleşiyor. Onun hatırasını yaşatmak, içimdeki güllerin solmasını engellemek adına bir görev gibi duruyor. Her bir anı, bir çiçek kadar kırılgan ancak bir o kadar da değerli...
Benim Güller'im, Şubat ayında soldu ancak onun bıraktığı miras, içimde sonsuza kadar yeşermeye devam edecek.
Sevdiği bir yakınını kaybetmiş herkesin hissettiği bu boşluğu bilmek, insanı daha da derinden etkiliyor. Ancak unutmamamız gereken bir şey var:
Anneler, ölümleriyle değil, bize kattıklarıyla gerçekten sonsuzdur. Aynı durum benim anneannem için de geçerli. Çünkü bana bu dünyada sahip olduğum en değerli hazineyi armağan bıraktı: Annemi…
Onun sevgisi ve öğretileri, içimizde bir çiçek gibi açmaya devam edecek ve bizi her anında hissettirecek. Şubat ayının soğuk rüzgârları, anneannemin yokluğunu daha da hissettirse de, onun sevgisiyle ısınan yüreğimde, bu kışın da bahara döneceğine dair bir umut ışığı yanıyor.
Güllerim solsa da, onun anısını yaşatarak, içimdeki bahçeyi canlı tutmaya çalışacağım. Unutulmaz anılarla dolu anneannemin çiçeklerini hep sevgiyle hatırlayacağım.