Kadriye CİRİTCİ'nin 13 Şubat 2024 tarihli yazısı: Galata
“Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.” - Yahya Kemal Beyatlı
Yıllardır şehrin tarihine tanıklık ediyor. Pek çoğumuzun uğrak yeri olan Galata Kulesi’nin tarihi geçmişini merak edenler için kısaca bir bilgilendirme olsun istedim. Gezi destinasyonlarınız arasında olmalı diye düşünüyorum. İlk fırsatta ziyaret edeceğim yerler arasında.
Galata Kulesi, İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunuyor. Galata surları dâhilinde gözetleme kulesi olarak inşa edilen kule, farklı dönemlerde, farklı amaçlarla kullanılmasının ardından 2020 yılından bu yana sergi ve müze olarak kullanılmaya devam ediyor. Galata Kulesi, ilk olarak Bizans İmparatoru Justinianos tarafından M.S. 507-508 yılında inşa edilmiştir. Bizans mimarisinin eserlerinden biri olarak fener kulesi şeklinde yapılan ilk inşasının ardından pek çok restorasyon ve düzenleme çalışmaları yapılan kulenin, hizmet verdiği alanlar da zaman içinde pek çok değişikliğe uğramıştır. İstanbul’un ve Beyoğlu’nun sembol yapılarından biri olan kule, Bizans İmparatorluğu ile ittifak içinde olan Cenevizliler, 1267’de Haliç’in kuzeyinde bulunan Galata’da Pera adında bir koloni kurmuş, bu koloninin hâkimiyet alanını, Bizanslılardan aldıkları yetki ile genişletmişlerdir. Galata Kulesi tepesinde bulunan haç sembolünden dolayı o dönem “Kutsal Haç Kulesi” olarak adlandırılmıştır. Cenevizliler, 1335-1349 yılları arasında hâkimiyetini artırmak üzere kuzeydoğuya doğru izinlere aykırı olarak genişlemeye devam etmiş ve kule bu dönemde tahkimatın bir parçası olarak yeniden inşa edilmiştir. İki devlet arasında çıkan savaş sonucu yapılan antlaşmada kulenin bulunduğu tepe, Cenevizlilere bırakılmıştır. Kostantinopolis’in 29 Mayıs 1453’te Osmanlı İmparatorluğu tarafından alınması sonucu Pera’da bulunan Cenevizliler, direniş göstermeden koloniyi Osmanlı Devleti’ne devretmiştir. 35 rakımlı tepede bulunan kule, 62,59 metre uzunluğundadır.
Galata Kulesi, yüzyıllar boyunca İstanbul’un kıymetli yapılarından biri olarak sayısız hizmette bulunmuş bir tarihi eserdir. İstanbul denilince akla gelen ilk silüetlerdendir. Tarihi değerinin dışında kule ile ilgili çeşitli rivayetler bulunmaktadır. Kuleye birlikte çıkan çiftlerin, yakın zamanda evleneceğinden kuleye çıkmak isteyen ama kaderinde ayrılık olan çiftlerin önüne engel çıkmasına kadar aşk tasavvurları da Galata’nın vazgeçilmez inanışlarından bazılarıdır.
Galata Kulesi’nin dillere destan tarihi elbette efsaneleri de beraberinde getirmektedir. Efsaneleri arasında aşka dair olanlar başka tabii.
Bir efsaneye göre; Galata, Kız Kulesi’ne deliler gibi aşıktır. Öyle bir aşk ki âdeta Kız Kulesi’ni sevmek, Galata’nın ayakta durmasındaki en büyük sebeptir. Onu seyre dalıp gittiği her an, Galata’nın aşkı, denizleri taşma noktasına getirir. Efsane bu ya, İstanbul Boğazı bu iki aşığın bir araya gelmesini engellemektedir. Anlayacağınız her aşkın bir düşmanı mutlaka olacaktır. Koskoca Galata Kulesi, aşkını anlatan mektuplar yazar hâle gelince imdadına Hezarfen Ahmet Çelebi yetişir. Efsanenin sonunda Galata, aşkını ilan eden mektupları, uçmak için kuleye tırmanan Hezarfen’e verir. Böylece Kız Kulesi, bu aşktan haberdar olur. Duygularının karşılıklı olduğunu bilmek, Kız Kulesi’ni mutlu eder ve bu iki aşık İstanbul’a can veren manzaranın yüzyıllar boyu süren mutluluğunu birlikte temsil eder.
Galata Kulesi, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı olduğu için kuleyi Müze Kart ile ziyaret etmek de mümkün. Ziyaretçi akınına uğrayan kuleyi rahat gezebilmeniz için sabah saatlerini tercih etmeniz önerilmektedir. Galata Kulesi’nin muazzam tarihini anlatmak elbette zor. 14 Şubat Sevgililer Günü’nde ziyaret etmeniz anlamlı olacaktır diye düşünüyorum.
Kolombiyalı ünlü Yazar Gabriel Garcia Marquez, veda mektubunda şu sözlere yer vermiştir: “İnsan aşktan vazgeçerse yaşlanır.”
Aşkın tarifi de tanığı da yoktur ama Galata Kulesi, tarih kokan bir mirastır. Umarım bu özel günde yapacağınız ziyaret, aşkınıza tanıklık eder. 14 Şubat’ınız, sevgi ve sevgililer gününüz kutlu olsun.
Sevgiyle kalın efendim.