Elif Aydın'ın 30 Ocak 2023 tarihli yazısı: İyileştiremediklerimiz
Hayatta bazen bazı dönüm noktaları yaşıyoruz. Sevinçlerimiz, hüzünlerimiz hatta kayıplarımız bu dönüm noktalarını yaşamamızda itici güç olarak sayabiliriz. Peki iyi veya kötü bir hadise ile karşılaştığımızda bundan ders çıkartabiliyor muyuz? Yaşadığımız o dönüm noktası sadece o anlık mı oluyor yoksa o tecrübeyi tüm hayatımıza yayıyor muyuz?
Benim kanımca insan iyileştirmediği yerlerden defalarca sınanıyor. Bunu, hayatın “akıllanmadın” deme şekli olarak yorumluyorum ben.
Şahsen ben de birçok kez o iyileştiremediğim yerden sınandığımı düşünüyorum. Hatta hayatımın bir döneminde sanki tekrar oynat tuşu var ve birileri sürekli o tuşa basıyordu. Bunun farkında varıp değiştirmeye çalışmak istemek, benim miladım oldu diyebilirim.
Çünkü ben artık iyileştiremediğim yanlarımdan sınanmaktan ziyade, neden iyileştiremiyorum diye kendime kızıyordum.
Örneğin hayatınızda hiç istemediğiniz bir olay oldu ve siz tepkisiz kaldınız. Sonra başka bir olay farklı bir surette tekrar oldu ve siz yine tepkisiz kaldınız. Bu üç, dört böyle devam eder. Ta ki siz o tekrar oynat tuşuna basmak yerine tepkinizi ortaya koyana kadar.
Kendinizi önemsemekten korkmayın. Bazı vazgeçişler sancılıdır, zordur. Belki istemiyorsunuzdur vazgeçmek ama belki de kendinizi sevmeme sebebinizi o vazgeçemediğiniz şeyler yüzündendir.
Yormadan, sorgulamadan sizi sevecek olan insanları dâhil edin hayatınıza. Size isminizin önündeki sıfatlar için değil de sadece siz olduğunuz için değer verecek insanları. O zaman belki de her şey daha yaşanılır kılınır. Zarar veren veya sizin enerjinizden beslenen insanlarla da aranıza mesafe koyun.